Acının Kaynakları Salman Akhtar'ın “talihsiz, gereksiz, aşırı, patolojik ve dermanı olan acılar”ı ele aldığı, korku, açgözlülük, suçluluk, kandırma, ihanet ve intikam üzerine kapsamlı teorik ve klinik tartışmalardan oluşuyor. Kitabın Türkçe baskısına ek olan Pandora'nın Kutusu isimli bölüm ise Gülgün Alptekin'in Salman Akhtar'ın Acının Kaynakları eseri üzerinden anlattığı bir vaka çalışmasını konu ediyor.
Bu değerli kitapta Salman Akhtar bilge bakışlarını korku, açgözlülük, suçluluk, kandırma, aldatma ve intikama çeviriyor. Geniş bir yelpazeye yayılan psikanalitik kuramlardan yaptığı çıkarımlara gelişim araştırmaları, çağdaş sinirbilimin bulgularını, hatta şiir ve edebiyatı katıyor; sonuç da insanın acılarıyla ilgili hem çaylak hem de kıdemli klinisyenlerin ilgisini cezbedecek taze bir fikir sentezi oluyor. Bu eserin usta bir kalemin elinden çıktığı her halinden belli.
Fakhry Davids
Bu eseri özel kılan, Salman Akhtar'ın “gereksiz, patolojik ama dermanı olan acıları” ele alışındaki o derin insaniyet. Araştırmaların geniş çaplı ve derin olmasının yanı sıra her duygunun fenomenolojik, gelişimsel ve sosyokültürel açılardan ele alınması bu çalışmaya evrensel bir değer ve çağdaş bir tat kazandırmış. Ayrıca okurun insan duygularının karmaşıklığına dair hoşgörüsünü yenileme gibi de bir özelliğine de sahip bir eser. Maria Teresa
Savio Hooke
Acının Kaynakları Salman Akhtar'ın “talihsiz, gereksiz, aşırı, patolojik ve dermanı olan acılar”ı ele aldığı, korku, açgözlülük, suçluluk, kandırma, ihanet ve intikam üzerine kapsamlı teorik ve klinik tartışmalardan oluşuyor. Kitabın Türkçe baskısına ek olan Pandora'nın Kutusu isimli bölüm ise Gülgün Alptekin'in Salman Akhtar'ın Acının Kaynakları eseri üzerinden anlattığı bir vaka çalışmasını konu ediyor.
Bu değerli kitapta Salman Akhtar bilge bakışlarını korku, açgözlülük, suçluluk, kandırma, aldatma ve intikama çeviriyor. Geniş bir yelpazeye yayılan psikanalitik kuramlardan yaptığı çıkarımlara gelişim araştırmaları, çağdaş sinirbilimin bulgularını, hatta şiir ve edebiyatı katıyor; sonuç da insanın acılarıyla ilgili hem çaylak hem de kıdemli klinisyenlerin ilgisini cezbedecek taze bir fikir sentezi oluyor. Bu eserin usta bir kalemin elinden çıktığı her halinden belli.
Fakhry Davids
Bu eseri özel kılan, Salman Akhtar'ın “gereksiz, patolojik ama dermanı olan acıları” ele alışındaki o derin insaniyet. Araştırmaların geniş çaplı ve derin olmasının yanı sıra her duygunun fenomenolojik, gelişimsel ve sosyokültürel açılardan ele alınması bu çalışmaya evrensel bir değer ve çağdaş bir tat kazandırmış. Ayrıca okurun insan duygularının karmaşıklığına dair hoşgörüsünü yenileme gibi de bir özelliğine de sahip bir eser. Maria Teresa
Savio Hooke