İslâm siyaset düşüncesi, İslâm düşünce ve ilim geleneğindeki muhtelif disiplinleri ilgilendiren bir alandır. Kelam, tasavvuf ve fıkıh gibi İslâm ilimlerinin yanında, felsefe tarafından da inceleme konusu edilen siyasete dair ayrıca siyasetnâme, nasihatnâme ve ıslahatnâme türü eserler de kaleme alınmıştır. Elinizdeki çalışma "yöneten, yönetilen ve yönetim" sahasına giren bazı konuları fıkıh ilmi çerçevesinde ele alan ve ilk örneklerini Ebü'l-Hasen el-Mâverdî, Ebu Ya'lâ el-Ferrâ ve İmamü'l-Haremeyn el-Cüveynî'nin verdiği el-Ahkâmü's-sultâniyye kitaplarının bir halkasını teşkil eden Tahrîrü'l-ahkâm fî tedbîri ehli'l-İslâm adlı eserin tercümesidir. Memlükler devri fakihlerinden olan İbn Cemâa'nın bu eseri Abbasî hilâfetinin Moğol istilâsı sonrası ortadan kalkmasıyla zuhûr eden siyasî belirsizliği fıkhî açıdan tahlil etmektedir. Eser, hilâfetin Memlükler himayesinde Mısır merkezli olarak yeniden ihyâ edilmesi teşebbüslerinin süre gittiği bir zaman diliminde devlet ve toplum katında sahip olduğu geniş nüfuzu sayesinde dönemindeki gelişmelerin etkili bir aktörü olan bir fakih tarafından kaleme alınması hasebiyle de önem arz etmektedir.
İslâm siyaset düşüncesi, İslâm düşünce ve ilim geleneğindeki muhtelif disiplinleri ilgilendiren bir alandır. Kelam, tasavvuf ve fıkıh gibi İslâm ilimlerinin yanında, felsefe tarafından da inceleme konusu edilen siyasete dair ayrıca siyasetnâme, nasihatnâme ve ıslahatnâme türü eserler de kaleme alınmıştır. Elinizdeki çalışma "yöneten, yönetilen ve yönetim" sahasına giren bazı konuları fıkıh ilmi çerçevesinde ele alan ve ilk örneklerini Ebü'l-Hasen el-Mâverdî, Ebu Ya'lâ el-Ferrâ ve İmamü'l-Haremeyn el-Cüveynî'nin verdiği el-Ahkâmü's-sultâniyye kitaplarının bir halkasını teşkil eden Tahrîrü'l-ahkâm fî tedbîri ehli'l-İslâm adlı eserin tercümesidir. Memlükler devri fakihlerinden olan İbn Cemâa'nın bu eseri Abbasî hilâfetinin Moğol istilâsı sonrası ortadan kalkmasıyla zuhûr eden siyasî belirsizliği fıkhî açıdan tahlil etmektedir. Eser, hilâfetin Memlükler himayesinde Mısır merkezli olarak yeniden ihyâ edilmesi teşebbüslerinin süre gittiği bir zaman diliminde devlet ve toplum katında sahip olduğu geniş nüfuzu sayesinde dönemindeki gelişmelerin etkili bir aktörü olan bir fakih tarafından kaleme alınması hasebiyle de önem arz etmektedir.