Sanat, felsefe ve edebiyat alanında yapıtlarıyla ve yaşamlarıyla, düşünme biçimleri ve eylemleriyle çağının ruhuna başkaldırmış: büyük kırılmalara, kopuşlara ve sıçramalara öncülük etmiş nadir insanların yaşama dair, yaşayan sözlerinden derlediğimiz "Aforizmalar" adlı bu kitabın üst belirleyeni ve nihayi ereği zihni kışkırtmak, ruhu dalgalandırmak ve akla cesaret vermektir. Aforizmalar, her bir satırında fısıldayan, okuyucuyu gıdıklayan, ayartıcı ve merak uyandırıcı sözler: sese tutunarak anlama sarkan, sezgiyi bilgi mertebesine yükselten, düşünmekle düşlemek arasında köprüler, koridorlar, tüneller oluşturan bir okuma edimi hedefliyor.
Ne kavramlar açısından, ne de söylem alanları açısından çitlenebilecek şeyler değildir aforizmalar. Sözü herhangi birine mıhlama alışkanlığı ve çabası, ya sözü duymamaktan ya da kasıtlı olarak söze kıymaktan kaynaklanır. Yaşamın soluğu olan söze kıymak, ya da sözü duymamak, yaşamı da yoksunlaştırır. İlksel atalarımızın gecenin gök kubbesi altında, yıldızlara çevrip başını, yalnızlığını, korkularını ve isteklerini uluduğu zamandan bugüne değin, sözle yaralarımızı yalarız. Umutlarımızı yıldızlara yükseltiriz, korkularımıza dil verip onlarla yaşamanın biçimini geliştiririz. Bu yüzden sözle, metinle, imgeyle, kitaplarla ve okumayla kurduğumuz ilişki kökenimizdeki kaderimiz ve nihayi başlangıcımızdır. "Aforizmalar" adlı bu derlemede yer alan sözlerin her biri, sanat, edebiyat ve felsefeye eşit uzaklıkta ve herhangi birine indirgenemeyecek olan içerik ve biçime sahiptir. Hiçbir hiyerarşik ve eşitsiz değer-anlam piramidi oluşumuna izin vermeyecek biçimde ve kategorize edilmeyecek bir özgünlükle seçildi sözler. Bu seçki, ırkçı, otoriter, ayrımcı ve cinsiyetçi olmayan; özgürlük, aşk, düş, ütopya, tutku, sevgi, dostluk, yaratıcılık, özelm, acı, mutluluk, hüzün, neşe, umut gibi yaşama sevincimize güç veren kavramlar temelinde söylenmiş sözlerden oluşuyor. Kavramların, duyguların ve olguların her birine sanatın, edebiyatın ve felsefenin olanaklarıyla kement atan bu aforizmalar, sanatsal yaratıcılığı, edebi düş gücünü ve filozofik merakı yaşamımıza sunmayı amaçlamaktadırlar.
Okumanın şehveti, yaratmanın neşesi, yaşamanın tutkusu ve içimizin dar geldiği, dünyaya sığmaz aşkla; akla, ruha ve bedene kulak vermek ve her birine kendisini söyleyebileceği bir dil zuhur etsin diye salgılanan sanata, edebiyata ve felsefeye yakın olsun yurdumuz ve meyletsin adımlarımız, kanatlanacağı uçurumlara...
Sanat, felsefe ve edebiyat alanında yapıtlarıyla ve yaşamlarıyla, düşünme biçimleri ve eylemleriyle çağının ruhuna başkaldırmış: büyük kırılmalara, kopuşlara ve sıçramalara öncülük etmiş nadir insanların yaşama dair, yaşayan sözlerinden derlediğimiz "Aforizmalar" adlı bu kitabın üst belirleyeni ve nihayi ereği zihni kışkırtmak, ruhu dalgalandırmak ve akla cesaret vermektir. Aforizmalar, her bir satırında fısıldayan, okuyucuyu gıdıklayan, ayartıcı ve merak uyandırıcı sözler: sese tutunarak anlama sarkan, sezgiyi bilgi mertebesine yükselten, düşünmekle düşlemek arasında köprüler, koridorlar, tüneller oluşturan bir okuma edimi hedefliyor.
Ne kavramlar açısından, ne de söylem alanları açısından çitlenebilecek şeyler değildir aforizmalar. Sözü herhangi birine mıhlama alışkanlığı ve çabası, ya sözü duymamaktan ya da kasıtlı olarak söze kıymaktan kaynaklanır. Yaşamın soluğu olan söze kıymak, ya da sözü duymamak, yaşamı da yoksunlaştırır. İlksel atalarımızın gecenin gök kubbesi altında, yıldızlara çevrip başını, yalnızlığını, korkularını ve isteklerini uluduğu zamandan bugüne değin, sözle yaralarımızı yalarız. Umutlarımızı yıldızlara yükseltiriz, korkularımıza dil verip onlarla yaşamanın biçimini geliştiririz. Bu yüzden sözle, metinle, imgeyle, kitaplarla ve okumayla kurduğumuz ilişki kökenimizdeki kaderimiz ve nihayi başlangıcımızdır. "Aforizmalar" adlı bu derlemede yer alan sözlerin her biri, sanat, edebiyat ve felsefeye eşit uzaklıkta ve herhangi birine indirgenemeyecek olan içerik ve biçime sahiptir. Hiçbir hiyerarşik ve eşitsiz değer-anlam piramidi oluşumuna izin vermeyecek biçimde ve kategorize edilmeyecek bir özgünlükle seçildi sözler. Bu seçki, ırkçı, otoriter, ayrımcı ve cinsiyetçi olmayan; özgürlük, aşk, düş, ütopya, tutku, sevgi, dostluk, yaratıcılık, özelm, acı, mutluluk, hüzün, neşe, umut gibi yaşama sevincimize güç veren kavramlar temelinde söylenmiş sözlerden oluşuyor. Kavramların, duyguların ve olguların her birine sanatın, edebiyatın ve felsefenin olanaklarıyla kement atan bu aforizmalar, sanatsal yaratıcılığı, edebi düş gücünü ve filozofik merakı yaşamımıza sunmayı amaçlamaktadırlar.
Okumanın şehveti, yaratmanın neşesi, yaşamanın tutkusu ve içimizin dar geldiği, dünyaya sığmaz aşkla; akla, ruha ve bedene kulak vermek ve her birine kendisini söyleyebileceği bir dil zuhur etsin diye salgılanan sanata, edebiyata ve felsefeye yakın olsun yurdumuz ve meyletsin adımlarımız, kanatlanacağı uçurumlara...