Ah Şu Osmanlı Kod Adı Ulu Hakan

Stok Kodu:
9786059331210
Boyut:
14.00x23.00
Sayfa Sayısı:
488
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9786059331210
583430
Ah Şu Osmanlı
Ah Şu Osmanlı Kod Adı Ulu Hakan
26.00

Sultan Hamid'in Maarif Nazırı Haşim Paşa, okul sayısı biraz artıp da işler karmaşıklaşınca, “Şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim!” demiş.

Biliyorsunuz, ne zaman dinlemişsek Haşim Paşa'nın bu sözlerini, Yahu!.. Mektep olmadan marif olur mu bre!...” diyerek adamın cahilliğine hemen kahkahayı patlatmışızdır hepimiz. Gerçekten, okul olmadan maarifin olmayacağını bilmeyecek kadar cahil biri midir bu Osmanlı nazırı? Yoksa, Osmanlı gerçeği konusunda cahil olan bizler miyiz?

Çünkü, hiç kuşku yok, Haşim Paşa; “Allah aşkına nereden çıkardınız şu mektepleri!.. Maarifi medreselerde ne güzel idare edip gidiyorduk...” demektedir aslında. Ama medreselerin bildiğimiz türde bir eğitim kurumu olmadığını, Örneğin Osmanlı imparatorluğu'nun ta 1913 yılına dek bütün tarihi boyunca tek bir medrese yaptırmadığını, tek bir hocasına maaş ödemediğini aramızdan kaç kişi bilir ki...

Mustafa Kemal, “Tevhid-i Tedrisat” yasasıyla, İslamiyetin Sünni-Hanefi inancını yaygınlaştıracak mücahid yetiştiren bu medreselerle, din dışı eğitim veren mektepleri mi birleştirmeyi amaçlamıştır? Yani, “Tevhid” sözcüğünü “birleştirmek”anlamında mı kullanmıştır, yoksa “tek” anlamında mı?

Demirtaş Ceyhun'un bu sorulara yanıt arayan bu çalışmasının da, toplumsal bilincimizdeki bir çok kanıyı temelden sarsacağına kuşkumuz yoktur.

Sultan Hamid'in Maarif Nazırı Haşim Paşa, okul sayısı biraz artıp da işler karmaşıklaşınca, “Şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim!” demiş.

Biliyorsunuz, ne zaman dinlemişsek Haşim Paşa'nın bu sözlerini, Yahu!.. Mektep olmadan marif olur mu bre!...” diyerek adamın cahilliğine hemen kahkahayı patlatmışızdır hepimiz. Gerçekten, okul olmadan maarifin olmayacağını bilmeyecek kadar cahil biri midir bu Osmanlı nazırı? Yoksa, Osmanlı gerçeği konusunda cahil olan bizler miyiz?

Çünkü, hiç kuşku yok, Haşim Paşa; “Allah aşkına nereden çıkardınız şu mektepleri!.. Maarifi medreselerde ne güzel idare edip gidiyorduk...” demektedir aslında. Ama medreselerin bildiğimiz türde bir eğitim kurumu olmadığını, Örneğin Osmanlı imparatorluğu'nun ta 1913 yılına dek bütün tarihi boyunca tek bir medrese yaptırmadığını, tek bir hocasına maaş ödemediğini aramızdan kaç kişi bilir ki...

Mustafa Kemal, “Tevhid-i Tedrisat” yasasıyla, İslamiyetin Sünni-Hanefi inancını yaygınlaştıracak mücahid yetiştiren bu medreselerle, din dışı eğitim veren mektepleri mi birleştirmeyi amaçlamıştır? Yani, “Tevhid” sözcüğünü “birleştirmek”anlamında mı kullanmıştır, yoksa “tek” anlamında mı?

Demirtaş Ceyhun'un bu sorulara yanıt arayan bu çalışmasının da, toplumsal bilincimizdeki bir çok kanıyı temelden sarsacağına kuşkumuz yoktur.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat