Mehmed Akif, gerek hayatıyla ve gerekse eseriyle yakın dönem tarihimizde bırakılmış en derin izlerin sahiplerinden biridir. O, bir yanıyla şiir alanında öncü girişimlerde bulunmuş bir şair ve edip, bir başka yönüyle milli mücadele yıllarının ateşli hatibi ve milletin safında yertutmuş bir aydındır. Mehmed Akif'in bıraktığı miras, ortaya çıktığı döneme ışık tutması, bir edebi eserin vasıflarını taşıması ve bir ülkünün sesi olması yönleriyle çeşitli açılardan ele alınmayı hak etmektedir. Usta öykücü ve yazar Ali Haydar Haksal bu eserdeki denemelerinde, Akif'e bir edebiyatçının bir başka edebiyatçıya yönelttiği bakışla bakıyor. Ama bu bakış aynı zamanda, alttan alta, Akif'in Asım vurgusunu belirgin kılan bir duyarlığın eşliğinde gerçekleşiyor. Böylece ortaya Akif'ten Asım'a doğru kurulan bir köprü çıkıyor.
Mehmed Akif, gerek hayatıyla ve gerekse eseriyle yakın dönem tarihimizde bırakılmış en derin izlerin sahiplerinden biridir. O, bir yanıyla şiir alanında öncü girişimlerde bulunmuş bir şair ve edip, bir başka yönüyle milli mücadele yıllarının ateşli hatibi ve milletin safında yertutmuş bir aydındır. Mehmed Akif'in bıraktığı miras, ortaya çıktığı döneme ışık tutması, bir edebi eserin vasıflarını taşıması ve bir ülkünün sesi olması yönleriyle çeşitli açılardan ele alınmayı hak etmektedir. Usta öykücü ve yazar Ali Haydar Haksal bu eserdeki denemelerinde, Akif'e bir edebiyatçının bir başka edebiyatçıya yönelttiği bakışla bakıyor. Ama bu bakış aynı zamanda, alttan alta, Akif'in Asım vurgusunu belirgin kılan bir duyarlığın eşliğinde gerçekleşiyor. Böylece ortaya Akif'ten Asım'a doğru kurulan bir köprü çıkıyor.
