İkisinden Biri Fazla!
Bir kadın ile bir erkeğin hayatı paylaşması zaten zor. Fakat bir kadın ve bir erkek aynı bedeni de paylaşırlarsa ortaya harika bir kaos çıkar!
Aşk acısı çeken Rosa hipnoz seansı sırasında geçmiş hayatına bir yolculuk yapar ve ruhu o esnada düello yapmakta olan bir adamın bedenine girer.
Yıl 1594 ve adam da William Shakespeare'dir. Rosa'nın günümüze geri dönebilmesi içinse bir şart vardır: Gerçek aşkın ne olduğunu öğrenmek zorundadır. Bu kolay bir iş değildir. 16. yüzyıl Londrası'nda bir erkek olarak yaşamanın dışında, bedeninin bir kadın tarafından kontrol edilmesinden pek de hoşlanmamış olan Shakespeare'le de baş etmek zorundadır. İkili, aynı bedenin içinde mücadele ederlerken dünya tarihinin en ilginç aşk hikâyelerinden birini yaşayacaklardır…
Ben Shakespeare Miydim?
Şu Shakespeare mi? Esas önemlisi: Bu kargaşadan kurtulana kadar Shakespeare olarak mı kalacaktım?
Yani en azından Kafka olmaktan iyiydi.
Hızlıca Shakespeare hakkında bildiklerimi şöyle bir kafamdan geçirdim. Belki de bana yardımcı olabilecek bir şeyler biliyor olabilirdim. İngilizce dersinde öğretmenimiz Shakespeare'i bilmenin hayati önem taşıdığını anlatmıştı. Önceki hayatlardan hiç bahsetmemişti salak herif. Ayrıca çok sıkıcı biriydi. Bayık sesiyle en ateşli vaizleri bile uyutabilirdi. Dersleri biraz olsun renklendirmek amacıyla bizi bir keresinde şehir tiyatrosuna,Hamlet'i izlemeye götürmüştü. Oyun sırasında oyuncular çıplak bir şekilde sahnede zıplıyorlardı. Eski dildeki oyun metninden tek kelime dahi anlayamamıştım. O akşamdan çıkardığım tek ders ise oyunculuğun pek de güzel bir meslek olmadığıydı.
İkisinden Biri Fazla!
Bir kadın ile bir erkeğin hayatı paylaşması zaten zor. Fakat bir kadın ve bir erkek aynı bedeni de paylaşırlarsa ortaya harika bir kaos çıkar!
Aşk acısı çeken Rosa hipnoz seansı sırasında geçmiş hayatına bir yolculuk yapar ve ruhu o esnada düello yapmakta olan bir adamın bedenine girer.
Yıl 1594 ve adam da William Shakespeare'dir. Rosa'nın günümüze geri dönebilmesi içinse bir şart vardır: Gerçek aşkın ne olduğunu öğrenmek zorundadır. Bu kolay bir iş değildir. 16. yüzyıl Londrası'nda bir erkek olarak yaşamanın dışında, bedeninin bir kadın tarafından kontrol edilmesinden pek de hoşlanmamış olan Shakespeare'le de baş etmek zorundadır. İkili, aynı bedenin içinde mücadele ederlerken dünya tarihinin en ilginç aşk hikâyelerinden birini yaşayacaklardır…
Ben Shakespeare Miydim?
Şu Shakespeare mi? Esas önemlisi: Bu kargaşadan kurtulana kadar Shakespeare olarak mı kalacaktım?
Yani en azından Kafka olmaktan iyiydi.
Hızlıca Shakespeare hakkında bildiklerimi şöyle bir kafamdan geçirdim. Belki de bana yardımcı olabilecek bir şeyler biliyor olabilirdim. İngilizce dersinde öğretmenimiz Shakespeare'i bilmenin hayati önem taşıdığını anlatmıştı. Önceki hayatlardan hiç bahsetmemişti salak herif. Ayrıca çok sıkıcı biriydi. Bayık sesiyle en ateşli vaizleri bile uyutabilirdi. Dersleri biraz olsun renklendirmek amacıyla bizi bir keresinde şehir tiyatrosuna,Hamlet'i izlemeye götürmüştü. Oyun sırasında oyuncular çıplak bir şekilde sahnede zıplıyorlardı. Eski dildeki oyun metninden tek kelime dahi anlayamamıştım. O akşamdan çıkardığım tek ders ise oyunculuğun pek de güzel bir meslek olmadığıydı.