1988-1995; öyküyü anlatan Vera'nın genç arkadaşı Flavia'ya gönderdiği mektuplarda anılan yedi yıl.
Romanın başında “bayramların çocuğu” Flavia, altı yaşındadır, “gezgin oyun yazarı” Vera ise, o mektuplarla, anılarındaki Flavia'nın amcası genç kemancı Edoardo ile olan aşkının hikayesini yeniden canlandırmayı deneyen elli yaşlarında bir kadındır.
Ancak Vera ile Edoardo'nun duygusal hikayesi, mektuplardaki birbiriyle kesişen farklı hikayelerden yalnızca birisi. Romantik anılara müzik anıları, konser randevularına Brezilya'ya yaptığı iş seyahatleri eşlik etmektedir. Kırılgan ya da katı “aile mitolojilerini” aşıkların eğlenceli argo oyunları izler ve Flavia'nın yavaş yavaş çocukluktan ergenliğe geçiş dönemi, çok sevdiği Vera ablasını kaybetmesi gibi hayatını altüst eden trajedilere sahne olacaktır.
Aşk ve trajedinin birlikte yol aldığı romanın en başında Vera ve Edoardo'nun ayrıldıklarını öğreniyoruz. Romanın ilerleyen kısımlarında ise neden ve hangi koşullarda ayrıldıkları, yaşanan pişmanlıklar, paylaşılan şiirler, geçmişe ve masumiyete özlem su yüzüne çıkıyor.
1988-1995; öyküyü anlatan Vera'nın genç arkadaşı Flavia'ya gönderdiği mektuplarda anılan yedi yıl.
Romanın başında “bayramların çocuğu” Flavia, altı yaşındadır, “gezgin oyun yazarı” Vera ise, o mektuplarla, anılarındaki Flavia'nın amcası genç kemancı Edoardo ile olan aşkının hikayesini yeniden canlandırmayı deneyen elli yaşlarında bir kadındır.
Ancak Vera ile Edoardo'nun duygusal hikayesi, mektuplardaki birbiriyle kesişen farklı hikayelerden yalnızca birisi. Romantik anılara müzik anıları, konser randevularına Brezilya'ya yaptığı iş seyahatleri eşlik etmektedir. Kırılgan ya da katı “aile mitolojilerini” aşıkların eğlenceli argo oyunları izler ve Flavia'nın yavaş yavaş çocukluktan ergenliğe geçiş dönemi, çok sevdiği Vera ablasını kaybetmesi gibi hayatını altüst eden trajedilere sahne olacaktır.
Aşk ve trajedinin birlikte yol aldığı romanın en başında Vera ve Edoardo'nun ayrıldıklarını öğreniyoruz. Romanın ilerleyen kısımlarında ise neden ve hangi koşullarda ayrıldıkları, yaşanan pişmanlıklar, paylaşılan şiirler, geçmişe ve masumiyete özlem su yüzüne çıkıyor.