Bruce Trigger'in bu kitabı, ilk baskısı yapıldığında, arkeolojik düflüncenin tarihini, Orta Çağlardan günümüze küresel bir bakış açısıyla ele alan ilk kitap oldu. Şimdi bu yeni baskısında Trigger, hem kitabın ilk baskısındaki bilgileri güncellemekte hem de ortaya çıkmış olan yeni arkeolojik bakış açılarını ve ilgilerini sunmaktadır. Hem ufuk açıcı hem de nesnel olan kitap, arkeolojik düşüncenin ve teorinin gelişimini, daha geniş bir sosyal ve entelektüel çevreye yerleştirmektedir.
Yazar arkeolojik düflüncede aşikâr olan, birbirini takip eden ve karşılıklı etkileşim halindeki eğilimleri tanımlamakta ve bu eğilimlerin -en azından Batı'da-, orta sınıfların değişen talihleriyle ilişkili oldukları ölçüde arkeologların kişisel ve ortak menfaatlerinin bir yansıması olma boyutunu belirlemeye çalışmaktadır. Öznel etkiler, güçlü olmakla birlikte Profesör Trigger, tedrici arkeolojik veri birikiminin, yorum üzerinde gittikçe artan bir sınırlama icra ettiğini ileri sürmektedir. Verilerin bu kullanımı, arkeolojik araştırmanın nesnelliğini ve onun beşeri tarihin ve genel olarak beşeri durumun bütün sahasını anlamaya yönelik değerini yükseltmektedir.
Bruce Trigger'in bu kitabı, ilk baskısı yapıldığında, arkeolojik düflüncenin tarihini, Orta Çağlardan günümüze küresel bir bakış açısıyla ele alan ilk kitap oldu. Şimdi bu yeni baskısında Trigger, hem kitabın ilk baskısındaki bilgileri güncellemekte hem de ortaya çıkmış olan yeni arkeolojik bakış açılarını ve ilgilerini sunmaktadır. Hem ufuk açıcı hem de nesnel olan kitap, arkeolojik düşüncenin ve teorinin gelişimini, daha geniş bir sosyal ve entelektüel çevreye yerleştirmektedir.
Yazar arkeolojik düflüncede aşikâr olan, birbirini takip eden ve karşılıklı etkileşim halindeki eğilimleri tanımlamakta ve bu eğilimlerin -en azından Batı'da-, orta sınıfların değişen talihleriyle ilişkili oldukları ölçüde arkeologların kişisel ve ortak menfaatlerinin bir yansıması olma boyutunu belirlemeye çalışmaktadır. Öznel etkiler, güçlü olmakla birlikte Profesör Trigger, tedrici arkeolojik veri birikiminin, yorum üzerinde gittikçe artan bir sınırlama icra ettiğini ileri sürmektedir. Verilerin bu kullanımı, arkeolojik araştırmanın nesnelliğini ve onun beşeri tarihin ve genel olarak beşeri durumun bütün sahasını anlamaya yönelik değerini yükseltmektedir.