Avrupa'da Müslümanlar, 16.-18. yüzyıllar arasında Hıristiyan dünyasında kürek mahkûmu, köle, tüccar, siyasi mülteci ve azınlık olarak yaşamış Müslümanların hikâyelerini anlatıyor. Lucette Valensi'ye göre Müslümanların Avrupa'daki serüveni, halen tekerrür etmekte olan ikili bir dışlama hareketinin tarihini gözler önüne seriyor: Hıristiyan geçmişi paylaşmayan toplulukların dışlanması, Hıristiyan olmayan ülkelerden geldikleri için tam “yurttaş” olamayacaklarına inanılan bireylerin dışlanması.
Müslümanların günümüzde Avrupa'da maruz kaldıkları şiddete duyarlı bir metin kaleme alan yazar kitlesel boyutlu ilk tehcir örneği sayılabilecek bir vakadan, Moriskoların 17. yüzyıl başında İspanya'dan sürülmesi örneğinden yola çıkarak, bu şiddetin geçmişine ışık tutuyor. Avrupa demokrasilerine musallat olmuş İslam düşmanlığı ve yabancı düşmanlığı belalarına karşı okuyucuyu uyarırken, Aydınlanma evrenselciliğinin sınırları üzerine düşünüyor.
Avrupa'da Müslümanlar, 16.-18. yüzyıllar arasında Hıristiyan dünyasında kürek mahkûmu, köle, tüccar, siyasi mülteci ve azınlık olarak yaşamış Müslümanların hikâyelerini anlatıyor. Lucette Valensi'ye göre Müslümanların Avrupa'daki serüveni, halen tekerrür etmekte olan ikili bir dışlama hareketinin tarihini gözler önüne seriyor: Hıristiyan geçmişi paylaşmayan toplulukların dışlanması, Hıristiyan olmayan ülkelerden geldikleri için tam “yurttaş” olamayacaklarına inanılan bireylerin dışlanması.
Müslümanların günümüzde Avrupa'da maruz kaldıkları şiddete duyarlı bir metin kaleme alan yazar kitlesel boyutlu ilk tehcir örneği sayılabilecek bir vakadan, Moriskoların 17. yüzyıl başında İspanya'dan sürülmesi örneğinden yola çıkarak, bu şiddetin geçmişine ışık tutuyor. Avrupa demokrasilerine musallat olmuş İslam düşmanlığı ve yabancı düşmanlığı belalarına karşı okuyucuyu uyarırken, Aydınlanma evrenselciliğinin sınırları üzerine düşünüyor.