Osmanlı İmparatorluğu'nun yönettiği topraklarda yaşayan Gayrimüslim halkın Müslüman olması, başından beri Batılı yazarların istismar ettiği konuların başında gelmektedir. Burada üzülecek nokta, bu konunun Türkiye'de geniş anlamda son 20-30 yılda ele alınmış olmasıdır. Oysa Batıda bu konu en az yüz yıldan beri araştırılmaktadır. Sayın Serap Toprak'ı böyle bir konu üzerinde çalışmaya yönelten en önemli etkenlerden biri bu olmalıdır. Kitap içinde dipnotlarda, “Kaynak ve Araştırmalar” başlıklı kısa değerlendirme bölümünde ve yine o bölümün kaynaklar ve araştırmalar listesinde bu durum açıkça görülmektedir.
Çalışma sırasında sadece araştırma eserleri okunup bir derleme yapılmamış, önemli ölçüde -yayınlanmış veya yayınlanmamış- arşiv belgeleri de kullanılmış, kaynak niteliğindeki eserler de dikkatle taranmıştır. Bu arada Osmanlı Devleti tebaasının Müslüman olmayan kesimini doğrudan ilgilendiren “Millet Sistemi”konusu önemi nedeniyle ayrı bir bölümde ele alınmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu'nun yönettiği topraklarda yaşayan Gayrimüslim halkın Müslüman olması, başından beri Batılı yazarların istismar ettiği konuların başında gelmektedir. Burada üzülecek nokta, bu konunun Türkiye'de geniş anlamda son 20-30 yılda ele alınmış olmasıdır. Oysa Batıda bu konu en az yüz yıldan beri araştırılmaktadır. Sayın Serap Toprak'ı böyle bir konu üzerinde çalışmaya yönelten en önemli etkenlerden biri bu olmalıdır. Kitap içinde dipnotlarda, “Kaynak ve Araştırmalar” başlıklı kısa değerlendirme bölümünde ve yine o bölümün kaynaklar ve araştırmalar listesinde bu durum açıkça görülmektedir.
Çalışma sırasında sadece araştırma eserleri okunup bir derleme yapılmamış, önemli ölçüde -yayınlanmış veya yayınlanmamış- arşiv belgeleri de kullanılmış, kaynak niteliğindeki eserler de dikkatle taranmıştır. Bu arada Osmanlı Devleti tebaasının Müslüman olmayan kesimini doğrudan ilgilendiren “Millet Sistemi”konusu önemi nedeniyle ayrı bir bölümde ele alınmıştır.
