Unutmuş olmak güzeldi. Hatırlayamamak! "Keşke daha fazla unutabilseydim." dedi kendine teselli verircesine. Keşke daha çok, daha çok unutabilseydi. Her şeyi, her şeyi unutmak. Birden bire öyle hissetti ki sanki unutabilse yok edebilecekti yok edilmesi gereken bütün bu hayatı. Oysa gerçekten istiyor muydu her şeyi yok etmeyi?
Uykusuzdu. Sabaha kadar beklemişti. Uyku gözlerini kör edinceye kadar. Uyandığında hiç kimse gelmemişti. Kimdi gelecek olan. Bilmiyordu. Beklemek asla beklediğine kavuşmamak demekti. Bunu biliyordu. Korku, içinde kalan tek korku buydu. Ya beklediği mutlaka gelmesi gereken birisi idiyse ve ya o her beklenilen gibi hiç gelmeyecek idiyse.
Unutmuş olmak güzeldi. Hatırlayamamak! "Keşke daha fazla unutabilseydim." dedi kendine teselli verircesine. Keşke daha çok, daha çok unutabilseydi. Her şeyi, her şeyi unutmak. Birden bire öyle hissetti ki sanki unutabilse yok edebilecekti yok edilmesi gereken bütün bu hayatı. Oysa gerçekten istiyor muydu her şeyi yok etmeyi?
Uykusuzdu. Sabaha kadar beklemişti. Uyku gözlerini kör edinceye kadar. Uyandığında hiç kimse gelmemişti. Kimdi gelecek olan. Bilmiyordu. Beklemek asla beklediğine kavuşmamak demekti. Bunu biliyordu. Korku, içinde kalan tek korku buydu. Ya beklediği mutlaka gelmesi gereken birisi idiyse ve ya o her beklenilen gibi hiç gelmeyecek idiyse.