“Buraları çöl değil, Yalancı Nesneler Beldesi'dir. Hiçbir nesne gösterdiğimi doğru olarak göstermediği gibi kendini olduğu gibi tanıtmaz. Gül dikensiz olduğuna inandıracak denli katmerli açarken arı soktuğunda acıtmayacağına inandırabilmek için vızıltısız açar... Buralarda yaşayabilmek için yalandan doğruyu çıkarmayı öğrenmek gerekir ki bu da yalancılığı iyi öğrenmekle olur.“
Faruk Ulay'dan, 33 beldede nesnelerin ve uzamların şiirsel varoluşunu, hüzün ve ironinin imbiğinden geçirerek damıtan, kişisel varoluşun koşullarını da tek kişilik bir diyalog içinde sorgulayan, ince işlemeli metinler.
Ulay'ın özgün çöl fotoğraflarıyla.
“Buraları çöl değil, Yalancı Nesneler Beldesi'dir. Hiçbir nesne gösterdiğimi doğru olarak göstermediği gibi kendini olduğu gibi tanıtmaz. Gül dikensiz olduğuna inandıracak denli katmerli açarken arı soktuğunda acıtmayacağına inandırabilmek için vızıltısız açar... Buralarda yaşayabilmek için yalandan doğruyu çıkarmayı öğrenmek gerekir ki bu da yalancılığı iyi öğrenmekle olur.“
Faruk Ulay'dan, 33 beldede nesnelerin ve uzamların şiirsel varoluşunu, hüzün ve ironinin imbiğinden geçirerek damıtan, kişisel varoluşun koşullarını da tek kişilik bir diyalog içinde sorgulayan, ince işlemeli metinler.
Ulay'ın özgün çöl fotoğraflarıyla.