“...Sonuç olarak bu tarih, yüzlerce sayfası olan bir kitap gibidir. Beğenmediğimiz sayfaları yırtma hakkımız olmadığı gibi, kimsenin bir dönemi yok sayma hakkı da olamaz. Hiç değilse 1937-38'de Dersim'de öldürülen, sürgüne gönderilen ve sürgünde ölen binlerce insanın anısına saygı için bu toplum geçmişiyle yüzleşmelidir.
Belleklerdeki Dersim '38 adlı bu çalışma, dört farklı kuşağın Dersim '38'e yönelik algılarını ortaya çıkarırken, aynı zamanda bugün de resmi tarih açısından örtük olmaya devam eden Dersim'in en sorunlu dönemini tanımaya yönelik bir kapı açmaktadır”.
“...Sonuç olarak bu tarih, yüzlerce sayfası olan bir kitap gibidir. Beğenmediğimiz sayfaları yırtma hakkımız olmadığı gibi, kimsenin bir dönemi yok sayma hakkı da olamaz. Hiç değilse 1937-38'de Dersim'de öldürülen, sürgüne gönderilen ve sürgünde ölen binlerce insanın anısına saygı için bu toplum geçmişiyle yüzleşmelidir.
Belleklerdeki Dersim '38 adlı bu çalışma, dört farklı kuşağın Dersim '38'e yönelik algılarını ortaya çıkarırken, aynı zamanda bugün de resmi tarih açısından örtük olmaya devam eden Dersim'in en sorunlu dönemini tanımaya yönelik bir kapı açmaktadır”.