Beyrut, Filistin ve Nablus İzlenimleri adıyla yayımlanan bu gezi yazıları I. Dünya Savaşı'nın son yılında -imparatorluğun inkıraz döneminde- elden gitmek üzere olan “Arz-ı Kenan”ı ve çevresini çok değişik yönleriyle anlatıyor. Bu eser hacmi küçük olmasına rağmen hem ait olduğu edebî türün nadide örneklerinden biri olması bakımından hem de Edebiyat-ı Cedide'nin meşhur sanatçısı Cenap Şahabettin'in kaleminden çıktığından daha da bir değerlidir. Beyrut, Filistin ve Nablus gezilerindeki izlenimlerin anlatıldığı yazıların -şimdiye kadar yapılan araştırmalar da göz önüne alındığında- Cenap Şahabettin'in yazıp yayımladığı son gezi yazıları olduğu dikkate alındığında, bu küçük hacimli eserin büyük kıymeti çok daha iyi anlaşılacaktır.
Beyrut, Filistin ve Nablus İzlenimleri adıyla yayımlanan bu gezi yazıları I. Dünya Savaşı'nın son yılında -imparatorluğun inkıraz döneminde- elden gitmek üzere olan “Arz-ı Kenan”ı ve çevresini çok değişik yönleriyle anlatıyor. Bu eser hacmi küçük olmasına rağmen hem ait olduğu edebî türün nadide örneklerinden biri olması bakımından hem de Edebiyat-ı Cedide'nin meşhur sanatçısı Cenap Şahabettin'in kaleminden çıktığından daha da bir değerlidir. Beyrut, Filistin ve Nablus gezilerindeki izlenimlerin anlatıldığı yazıların -şimdiye kadar yapılan araştırmalar da göz önüne alındığında- Cenap Şahabettin'in yazıp yayımladığı son gezi yazıları olduğu dikkate alındığında, bu küçük hacimli eserin büyük kıymeti çok daha iyi anlaşılacaktır.