Her şey, o gece, uzatmalı sevgilisiyle yediğimiz akşam yemeğinde başladı. Sorunlarımın çözümü için beni daha yakından tanımak, gözlemlemek istediğini söylemişti. Bunun için de kliniğin dışında zaman zaman birlikte olmamız gerektiğini belirtmişti. Hemen sonra, o akşam, onu yemeğe götürmemi istedi:
Yemeğe sevgilisini çağırmamıştı; çağırmayı da düşünmemişti. Bunun tersi olsaydı, beni davetinden hemen sonra sevgilisinin çıkıp gelemsine öyle şaşırmazdı, diye düşünüyorum. Çabuk toparladı kendini; ona, iyi ki geldiğini, beni birlikte yemeğe götürerek biraz hava almanın ikisi için de iyi olacağını söyleyiverdi bir çırpıda.
Her şey, o gece, uzatmalı sevgilisiyle yediğimiz akşam yemeğinde başladı. Sorunlarımın çözümü için beni daha yakından tanımak, gözlemlemek istediğini söylemişti. Bunun için de kliniğin dışında zaman zaman birlikte olmamız gerektiğini belirtmişti. Hemen sonra, o akşam, onu yemeğe götürmemi istedi:
Yemeğe sevgilisini çağırmamıştı; çağırmayı da düşünmemişti. Bunun tersi olsaydı, beni davetinden hemen sonra sevgilisinin çıkıp gelemsine öyle şaşırmazdı, diye düşünüyorum. Çabuk toparladı kendini; ona, iyi ki geldiğini, beni birlikte yemeğe götürerek biraz hava almanın ikisi için de iyi olacağını söyleyiverdi bir çırpıda.
