“Bir yöre halkının yapıp ettikleri, ürettikleri bağlamında bile ele alındığında çok geniş kavramlardır kültür ile sanat. Biz bu alçakgönüllü çalışmada, kültürün dallarından, hatta “kültür” denildiğinde usumuza ilk anda gelen sanat/edebiyat alanının bir dalı olan şiirin Karadeniz Bölgesi coğrafyasına/insanına özgü böyle bir özgünlüğünün olup olmadığı, varsa bunun şiirimize ne kattığını irdeleyerek sezdirmeye çalışacağız. Ama ondan da önce, konumuz bağlamında söyleyelim ki, Karadeniz Bölgesi'ne özgü kültürel varlık, bugün pek öyle algılanmasa bile, bu topraklardan gelip geçen belli başlı on beş kadar uygarlıktan zamanımıza ulaşan çok renkli ve varsıl bir toplumsal birikimdir. Bundan anlaşılan şudur ki, tarihte hiçbir toplum ile uygarlık, dayanağı somut olarak bulunmayan (kerameti kendinden menkul) ya da doğa vergisi olan kimi yeteneklerle çıkmadı tarih sahnesine.”
“Bir yöre halkının yapıp ettikleri, ürettikleri bağlamında bile ele alındığında çok geniş kavramlardır kültür ile sanat. Biz bu alçakgönüllü çalışmada, kültürün dallarından, hatta “kültür” denildiğinde usumuza ilk anda gelen sanat/edebiyat alanının bir dalı olan şiirin Karadeniz Bölgesi coğrafyasına/insanına özgü böyle bir özgünlüğünün olup olmadığı, varsa bunun şiirimize ne kattığını irdeleyerek sezdirmeye çalışacağız. Ama ondan da önce, konumuz bağlamında söyleyelim ki, Karadeniz Bölgesi'ne özgü kültürel varlık, bugün pek öyle algılanmasa bile, bu topraklardan gelip geçen belli başlı on beş kadar uygarlıktan zamanımıza ulaşan çok renkli ve varsıl bir toplumsal birikimdir. Bundan anlaşılan şudur ki, tarihte hiçbir toplum ile uygarlık, dayanağı somut olarak bulunmayan (kerameti kendinden menkul) ya da doğa vergisi olan kimi yeteneklerle çıkmadı tarih sahnesine.”