Günümüzün tanınmış siyaset bilimcilerinden olan Will Kymlicka, Çağdaş Siyaset Felsefesine Giriş adlı kitabında çağımıza damgasını vuran düşünce akımlarını, siyaset felsefesi alanındaki önemli gelişmeleri, siyasal liberalizm üzerine yapılan tartışmaları, demokrasi, cumhuriyetçilik, milliyetçilik, faydacılık, liberterlik, Marksizm, feminizm ve kültürel çoğulculuğu inceleyerek, bunların çağdaş siyaset kuramları içindeki yerlerini eleştirel bir yaklaşımla değerlendiriyor. Kymlicka adalet, eşitlik ve özgürlük gibi temel kavramların yaratmış olduğu siyasi değerlerin çatışmasında doğru karar vermeye yönelik kuralları tesbit ederken, hangi ölçütleri edinmemiz gerektiğini de tartışmakta. Yazarın bu yöntemle vardığı sonuç ise düşünce kuramlarından kapsamlı bir rehberlik beklemek yerine varolan kuramlar arasında kaçınılmaz olan uzlaşmaları kabul etmek şeklinde ortaya çıkıyor. Siyaset felsefesinin aslında ahlakî bir tartışma sorunu olduğunu öne süren Kymlicka, kendi yöntemini de çağımızda süregelen bu ahlakî ve siyasî tartışmanın gündelik boyutlarına ve görünümlerine dayandırıyor. Anlatımında oldukça rahat ve toplumun her kesimine ulaşabilen, teknik olmayan bir yöntem benimseyen Will Kymlicka'nın bu kitabı çağdaş siyaset kuramlarına doğru bir bakış getiren bir başvuru kitabı niteliğinde.
Günümüzün tanınmış siyaset bilimcilerinden olan Will Kymlicka, Çağdaş Siyaset Felsefesine Giriş adlı kitabında çağımıza damgasını vuran düşünce akımlarını, siyaset felsefesi alanındaki önemli gelişmeleri, siyasal liberalizm üzerine yapılan tartışmaları, demokrasi, cumhuriyetçilik, milliyetçilik, faydacılık, liberterlik, Marksizm, feminizm ve kültürel çoğulculuğu inceleyerek, bunların çağdaş siyaset kuramları içindeki yerlerini eleştirel bir yaklaşımla değerlendiriyor. Kymlicka adalet, eşitlik ve özgürlük gibi temel kavramların yaratmış olduğu siyasi değerlerin çatışmasında doğru karar vermeye yönelik kuralları tesbit ederken, hangi ölçütleri edinmemiz gerektiğini de tartışmakta. Yazarın bu yöntemle vardığı sonuç ise düşünce kuramlarından kapsamlı bir rehberlik beklemek yerine varolan kuramlar arasında kaçınılmaz olan uzlaşmaları kabul etmek şeklinde ortaya çıkıyor. Siyaset felsefesinin aslında ahlakî bir tartışma sorunu olduğunu öne süren Kymlicka, kendi yöntemini de çağımızda süregelen bu ahlakî ve siyasî tartışmanın gündelik boyutlarına ve görünümlerine dayandırıyor. Anlatımında oldukça rahat ve toplumun her kesimine ulaşabilen, teknik olmayan bir yöntem benimseyen Will Kymlicka'nın bu kitabı çağdaş siyaset kuramlarına doğru bir bakış getiren bir başvuru kitabı niteliğinde.