1913 yılında, Balkan Savaşı sonrası Almanya'dan General Liman von Sanders komutasında Türkiye'ye gelen 500 kişilik Alman Reform Kurulu Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması sonucu, kendilerine verilen açık ve gizli görevleri ifa etmek için Osmanlı Ordusu bünyesinde kalmışlar ve müttefik ordularının Çanakkale ve Gelibolu'ya yaptığı deniz ve kara taarruzlarında, Türk Ordusu ile birlikte tam bir cehennemin ortasında kalmışlardır.
Savaş sonrası hatıralarını yazanlardan biri de Türklerin Birinci Dünya Savaşı'na girme emrinin verildiği gün Enver Paşa'nın yanında bulunan ve Anafartalar'da o ölüm kusan ateş altında, Mustafa Kemal Atatürk'ün de yanında olan ve onun verdiği taarruz emrine de şahit olan Alman Albay Hans Kannengiesser'dir.
915'de yaşanan o cehennemi, müthiş anlatımıyla kaleme alıp kitabıyla aktaran ve okuyuculara da bu gün o savaşın içinde yaşıyormuş duygusunu verecek olan bu değerli eserde, Kannengiesser: tarihin en önemli savaşlarından biri olan Çanakkale Savaşı'nda Almanların da rol aldığını ve onların da önemli kahramanlıklarda bulunduğunu vurguluyor ve diyor ki; "Alman ve Türk subayları arasında tüm dönem boyunca iki tarafın da fedakarlıklarıyla desteklenen çok iyi bir dostluk hissi var olmuştur. Belki de, iki taraf da bir diğerinden habersiz şekilde, diğerinin düşünce yapısını ve fikirlerini anlamaya çalışmıştı..."
Kannengiesser Paşa, kitabını da şu son sözleriyle bitiriyor: "Türklerin kahramanlık ruhu, maddi kuvvetlere üstün gelmiştir. Gelibolu savaşının verdiği ders budur!"
1913 yılında, Balkan Savaşı sonrası Almanya'dan General Liman von Sanders komutasında Türkiye'ye gelen 500 kişilik Alman Reform Kurulu Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması sonucu, kendilerine verilen açık ve gizli görevleri ifa etmek için Osmanlı Ordusu bünyesinde kalmışlar ve müttefik ordularının Çanakkale ve Gelibolu'ya yaptığı deniz ve kara taarruzlarında, Türk Ordusu ile birlikte tam bir cehennemin ortasında kalmışlardır.
Savaş sonrası hatıralarını yazanlardan biri de Türklerin Birinci Dünya Savaşı'na girme emrinin verildiği gün Enver Paşa'nın yanında bulunan ve Anafartalar'da o ölüm kusan ateş altında, Mustafa Kemal Atatürk'ün de yanında olan ve onun verdiği taarruz emrine de şahit olan Alman Albay Hans Kannengiesser'dir.
915'de yaşanan o cehennemi, müthiş anlatımıyla kaleme alıp kitabıyla aktaran ve okuyuculara da bu gün o savaşın içinde yaşıyormuş duygusunu verecek olan bu değerli eserde, Kannengiesser: tarihin en önemli savaşlarından biri olan Çanakkale Savaşı'nda Almanların da rol aldığını ve onların da önemli kahramanlıklarda bulunduğunu vurguluyor ve diyor ki; "Alman ve Türk subayları arasında tüm dönem boyunca iki tarafın da fedakarlıklarıyla desteklenen çok iyi bir dostluk hissi var olmuştur. Belki de, iki taraf da bir diğerinden habersiz şekilde, diğerinin düşünce yapısını ve fikirlerini anlamaya çalışmıştı..."
Kannengiesser Paşa, kitabını da şu son sözleriyle bitiriyor: "Türklerin kahramanlık ruhu, maddi kuvvetlere üstün gelmiştir. Gelibolu savaşının verdiği ders budur!"