Bir varmış bir yokmuş. Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde. Deve tellal iken, horoz imam iken, manda berber iken, annem karşıkta, babam beşikte iken... Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten... Annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, gösterdiler bana kapı arkasındaki köşeyi... Köşeyi döndüğüm gibi kendimi ormanda bulmayayım mı? Orman da orman ha! Yeşil mi yeşil. Hayvanları, insanları barış dolu, uyumlu. Tam ben ormanda gezerken bir uçan daire gelmesin mi? İçinden bir çocuk indi bu uçan dairenin. Toplandık başına. Anlattı da anlattı... O anlattıkça içimiz ağladı. Ağlamakla olmaz bu iş, el verelim bu garibana, dedi hayvanlar. Her biri dağıldı ormana. Topladıklarını getirdiler ve doluştuk uçan daireye.
Nereye mi gittik? Ne mi yaptık? Meraklandırması bizden, okuması sizden...
Bir varmış bir yokmuş. Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde. Deve tellal iken, horoz imam iken, manda berber iken, annem karşıkta, babam beşikte iken... Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten... Annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, gösterdiler bana kapı arkasındaki köşeyi... Köşeyi döndüğüm gibi kendimi ormanda bulmayayım mı? Orman da orman ha! Yeşil mi yeşil. Hayvanları, insanları barış dolu, uyumlu. Tam ben ormanda gezerken bir uçan daire gelmesin mi? İçinden bir çocuk indi bu uçan dairenin. Toplandık başına. Anlattı da anlattı... O anlattıkça içimiz ağladı. Ağlamakla olmaz bu iş, el verelim bu garibana, dedi hayvanlar. Her biri dağıldı ormana. Topladıklarını getirdiler ve doluştuk uçan daireye.
Nereye mi gittik? Ne mi yaptık? Meraklandırması bizden, okuması sizden...