1967'de Che Guevara'nın gömüldüğü gün annesinin rahmine düşen Gabriel McKenzie, ülkesi Şili'nin tarihi ve politikasına gönülsüz bağlarla bağlıdır. Yirmi dört yıl sonra, annesiyle birlikte ve hâlâ bâkir olarak Manhattan'daki sürgün hayatından geri döndüğünde geçmişinin mirasıyla karşılaşır: Yıllar önce verdiği sözün peşinden her gece başka bir kadının tadına bakan, modern Don Juan baba, Şili yerlilerinin izini sürmekte kararlı, güzel mi güzel bir genç kız ve Amerika'nın 'keşfi'nin 500. yıldönümüne Antarktika'dan koparılıp Sevilla'daki fuarda sergilenmeye götürülecek bir buzdağıyla hazırlanan bir ülke. Gabriel'in erkeklik ve kimlik arayışı, bu atmosferde, eksantrik ama inançlı bir dadı, ve gölgesi Latinoların üstünden hiç eksik olmayan Che Guevara'nın hatırasıyla fantastik bir kâbusa dönüşür.
1967'de Che Guevara'nın gömüldüğü gün annesinin rahmine düşen Gabriel McKenzie, ülkesi Şili'nin tarihi ve politikasına gönülsüz bağlarla bağlıdır. Yirmi dört yıl sonra, annesiyle birlikte ve hâlâ bâkir olarak Manhattan'daki sürgün hayatından geri döndüğünde geçmişinin mirasıyla karşılaşır: Yıllar önce verdiği sözün peşinden her gece başka bir kadının tadına bakan, modern Don Juan baba, Şili yerlilerinin izini sürmekte kararlı, güzel mi güzel bir genç kız ve Amerika'nın 'keşfi'nin 500. yıldönümüne Antarktika'dan koparılıp Sevilla'daki fuarda sergilenmeye götürülecek bir buzdağıyla hazırlanan bir ülke. Gabriel'in erkeklik ve kimlik arayışı, bu atmosferde, eksantrik ama inançlı bir dadı, ve gölgesi Latinoların üstünden hiç eksik olmayan Che Guevara'nın hatırasıyla fantastik bir kâbusa dönüşür.