"Tarih sadece klişeleşmiş birtakım kaynaklarla mı yazılır?", "İnsan ürünü olan her şey gibi karikatürler de tarih yazımında birer belge olarak kullanılmazlar mı?"
İşte bu sorularla yola çıkan Yasin Kayış, tarihçilerin şimdiye kadar pek de ilgisini çekmemiş bir alana adım atıyor. Karikatürleri merkeze koyarak hem bir dönemin panoramasını çizmeye, hem de söz konusu dönem içerisinde karikatür sanatı ile siyaset arasındaki etkileşimi değerledirmeye çalışıyor.
Çalışma, bir yandan yakın tarihe ilgi duyanları karikatürler aracılığıyla 1950'li yıllara götürürken, diğer yandan da dönem araştırmacılarına yeni kaynak alternatifleri sunmaktadır.
"Tarih sadece klişeleşmiş birtakım kaynaklarla mı yazılır?", "İnsan ürünü olan her şey gibi karikatürler de tarih yazımında birer belge olarak kullanılmazlar mı?"
İşte bu sorularla yola çıkan Yasin Kayış, tarihçilerin şimdiye kadar pek de ilgisini çekmemiş bir alana adım atıyor. Karikatürleri merkeze koyarak hem bir dönemin panoramasını çizmeye, hem de söz konusu dönem içerisinde karikatür sanatı ile siyaset arasındaki etkileşimi değerledirmeye çalışıyor.
Çalışma, bir yandan yakın tarihe ilgi duyanları karikatürler aracılığıyla 1950'li yıllara götürürken, diğer yandan da dönem araştırmacılarına yeni kaynak alternatifleri sunmaktadır.