Daha önce, yayınladığı "Direnen Türkler" ve "İhtilalci Türkler" kitaplarından tanıdığımız, öğretmen, araştırmacı yazar Müslüm Ulusoy, "Devrimci Türkler" adıyla yayınladığı yeni çalışmasında, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran kadroları kronolojik bir dizine sadık kalarak, okuyucuya tanıtıyor. Türk tarihinin unutturulmak istenen yönlerini temel çalışma alanı olarak belirleyen Ulusoy, bir ulusun küllerinden nasıl doğduğunun fotoğrafını çekmeye ve bu fotoğrafı okuyucu ile paylaşmaya özen gösteriyor. Ulusoy'a göre, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu, "tarihleri boyunca Türklerin yürüttüğü en büyük, en sistemli aydınlanma hareketi". 19. yüzyıl, Osmanlı devletinin emperyalist güçler tarafından parçalandığı bir zaman dilimini ifade eder. Yokoluş psikolojisi, devletin en tepesini de içine alacak şekilde, tüm yönetim katmanlarının ruh halini tanımlar. Buna karşılık, sayısız öneri ortada tartışılmakla beraber, toplumu ve devlet ricalini etkileyen bir siyasi formül yoktur. Sultan da dahil olmak üzere, siyaset sınıfı sömürge bir ülkenin egemen sınıflarının tepkilerini vermekte ve ancak emperyalist merkezlerden gelebilecek bir çözümde kurtuluşu aramaktadırlar! Devrimci Türkler işte bu zaman diliminde tarih sahnesine çıkarlar. Rolleri, Türk ulusunun yeniden doğuş destanını yazmaktır. Yazarlar! Müslüm Ulusoy, oldukça rahat, akıcı ve öyküsel bir üslupla devrimci Türkleri anlatmış. Onların, başarıya nasıl koştuklarını an be an heyecanla takip ediyoruz. Ulusoy'un yaratıcı üslübu, zaman zaman okuyucuyu neredeyse tarihin bir öznesine dönüştürüyor. Kimi zaman, Mustafa Kemal'in yanında, sofrasında veya çalışma odasında Türkiye Cumhuriyeti'nin varoluşuna tanıklık ediyoruz. Kimi zaman ise, çatışmaların içerisinde "ateşi ve ihaneti" yaşıyoruz. Ulusoy, kitabını "Türk'ün yeniden doğuşunu, kurduğu devletin ilkelerini ortaya koyuşunu" anlatmak üzere kaleme aldığını söylüyor. Ulusoy, kitabı hakkında şunları söylüyor: "Devrimci Türkler; büyük devrimci Mustafa Kemal'in yüzyıllardır Türk'ün tarihini sözlü kaynaklarla bu güne ulaştırdığı, düzenli ve kronolojik olmayan efsaneleri bilimselleştirme mücadelesini anlatıyor. Bu mücadelenin kahramanlarından Mahmut Esat Bozkurt'un dediği gibi: "Türk İhtilâli, Atatürk'ün kafasının büyük düşüncelerinin fotografisinden başka bir şey değildi.'' Devrimci Türkler, büyük Türk devriminin çok güç şartlar altında gerçekleştirilme mücadelesinin öyküsüdür. Bu kitap, Mustafa Kemal'i, ‘Mustafa Kamal' olarak anlatır."
Daha önce, yayınladığı "Direnen Türkler" ve "İhtilalci Türkler" kitaplarından tanıdığımız, öğretmen, araştırmacı yazar Müslüm Ulusoy, "Devrimci Türkler" adıyla yayınladığı yeni çalışmasında, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran kadroları kronolojik bir dizine sadık kalarak, okuyucuya tanıtıyor. Türk tarihinin unutturulmak istenen yönlerini temel çalışma alanı olarak belirleyen Ulusoy, bir ulusun küllerinden nasıl doğduğunun fotoğrafını çekmeye ve bu fotoğrafı okuyucu ile paylaşmaya özen gösteriyor. Ulusoy'a göre, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu, "tarihleri boyunca Türklerin yürüttüğü en büyük, en sistemli aydınlanma hareketi". 19. yüzyıl, Osmanlı devletinin emperyalist güçler tarafından parçalandığı bir zaman dilimini ifade eder. Yokoluş psikolojisi, devletin en tepesini de içine alacak şekilde, tüm yönetim katmanlarının ruh halini tanımlar. Buna karşılık, sayısız öneri ortada tartışılmakla beraber, toplumu ve devlet ricalini etkileyen bir siyasi formül yoktur. Sultan da dahil olmak üzere, siyaset sınıfı sömürge bir ülkenin egemen sınıflarının tepkilerini vermekte ve ancak emperyalist merkezlerden gelebilecek bir çözümde kurtuluşu aramaktadırlar! Devrimci Türkler işte bu zaman diliminde tarih sahnesine çıkarlar. Rolleri, Türk ulusunun yeniden doğuş destanını yazmaktır. Yazarlar! Müslüm Ulusoy, oldukça rahat, akıcı ve öyküsel bir üslupla devrimci Türkleri anlatmış. Onların, başarıya nasıl koştuklarını an be an heyecanla takip ediyoruz. Ulusoy'un yaratıcı üslübu, zaman zaman okuyucuyu neredeyse tarihin bir öznesine dönüştürüyor. Kimi zaman, Mustafa Kemal'in yanında, sofrasında veya çalışma odasında Türkiye Cumhuriyeti'nin varoluşuna tanıklık ediyoruz. Kimi zaman ise, çatışmaların içerisinde "ateşi ve ihaneti" yaşıyoruz. Ulusoy, kitabını "Türk'ün yeniden doğuşunu, kurduğu devletin ilkelerini ortaya koyuşunu" anlatmak üzere kaleme aldığını söylüyor. Ulusoy, kitabı hakkında şunları söylüyor: "Devrimci Türkler; büyük devrimci Mustafa Kemal'in yüzyıllardır Türk'ün tarihini sözlü kaynaklarla bu güne ulaştırdığı, düzenli ve kronolojik olmayan efsaneleri bilimselleştirme mücadelesini anlatıyor. Bu mücadelenin kahramanlarından Mahmut Esat Bozkurt'un dediği gibi: "Türk İhtilâli, Atatürk'ün kafasının büyük düşüncelerinin fotografisinden başka bir şey değildi.'' Devrimci Türkler, büyük Türk devriminin çok güç şartlar altında gerçekleştirilme mücadelesinin öyküsüdür. Bu kitap, Mustafa Kemal'i, ‘Mustafa Kamal' olarak anlatır."