Sanırım okunmaya başlanmadan önce kendimle ilgili bir şeyi açıklamam gerekiyor; pek önemli değil bir noktadan sonra ama her şeyi daha anlaşılır hale getirebilir. Gerçi böyle bir kaygım yok ama en azından okuyana "yalnız değilsin" mesajı verebilir bu anlamsız akışta. Uzatmaya gerek yok:
On iki yaşımdayken rengimin soluk hissedilmesi (annem tarafından) yüzünden kan tahlili yapıldı. Kana ve bedene rengini veren, oksijen taşımakla yükümlü hemoglobin adı verilen kan hücreleri azmış. Bu yüzden altı ayda 2-3 ünite olmak üzere kan almaya başladım. Kan kanserinden ve talesemiden ayıran özellikleri olduğu için başka bir isim konması gerekiyordu fakat hastalıktan ziyade adı sendrom olarak geçiyordu: Myledisplastik sendrom. Ya da kısaca MDS. Bu ad ya da sendrom, farkı bilmeyen on iki yaşındaki bir çocuk için (yeterince) ağır ve yoğundu. Tabi bunun sonunda yıllar sonra bu çocuğun:
"Hiçbir zaman yeterince yeterli değildir." diye yazacak olması ironi. Tam bu zamanlarda tanrıya olan bilinçli isyan ve ayaklanmamın tohumları atıldı ve yazmaya başladım. Şiirle başlayan öykü hikâyeyle devam ediyor şimdilik ileride ne olacak göreceğiz.
Sanırım okunmaya başlanmadan önce kendimle ilgili bir şeyi açıklamam gerekiyor; pek önemli değil bir noktadan sonra ama her şeyi daha anlaşılır hale getirebilir. Gerçi böyle bir kaygım yok ama en azından okuyana "yalnız değilsin" mesajı verebilir bu anlamsız akışta. Uzatmaya gerek yok:
On iki yaşımdayken rengimin soluk hissedilmesi (annem tarafından) yüzünden kan tahlili yapıldı. Kana ve bedene rengini veren, oksijen taşımakla yükümlü hemoglobin adı verilen kan hücreleri azmış. Bu yüzden altı ayda 2-3 ünite olmak üzere kan almaya başladım. Kan kanserinden ve talesemiden ayıran özellikleri olduğu için başka bir isim konması gerekiyordu fakat hastalıktan ziyade adı sendrom olarak geçiyordu: Myledisplastik sendrom. Ya da kısaca MDS. Bu ad ya da sendrom, farkı bilmeyen on iki yaşındaki bir çocuk için (yeterince) ağır ve yoğundu. Tabi bunun sonunda yıllar sonra bu çocuğun:
"Hiçbir zaman yeterince yeterli değildir." diye yazacak olması ironi. Tam bu zamanlarda tanrıya olan bilinçli isyan ve ayaklanmamın tohumları atıldı ve yazmaya başladım. Şiirle başlayan öykü hikâyeyle devam ediyor şimdilik ileride ne olacak göreceğiz.