Bu kitabı tasarlarken, Bodrum'un son otuz yılda yaşadığı değişimin Türkiye'deki değişime ana tutabileceğini düşünmüştük. Bu küçük kitap işte tam bu işi yapıyor.
30 yılı aşkın bir süredir Bodrum'da yaşadığı halde Fatma Mansur, bilim kadını kimliğini de bir yana bırakarak, kendi gözlemlerini, kendi düşünce ve duygularını değil -çünkü o bile bir "el"dir- Bodrum'un yerlilerinin düşüncelerini onlarım yaşamlarındaki büyük değişmeyi anlatıyor. Nostalji ile değil, bir miktar hiciv, biraz acınma, biraz da öfkeyle.
Kitapta, görünüşte öncelik taşımayan bir sıralama var. Okurun, Bodrum'a girişteki o son dönemeçte Bodrum'a baktığı gibii, bu kitaba da uzaktan, algılaması ile tarayarak, bütüne bakması gerekir. Her bir parça, her bir bölüm, o bütünü birleştiriyor, ortaya genel ve ürkütücü bir manzara çıkıyor
Bu kitabı tasarlarken, Bodrum'un son otuz yılda yaşadığı değişimin Türkiye'deki değişime ana tutabileceğini düşünmüştük. Bu küçük kitap işte tam bu işi yapıyor.
30 yılı aşkın bir süredir Bodrum'da yaşadığı halde Fatma Mansur, bilim kadını kimliğini de bir yana bırakarak, kendi gözlemlerini, kendi düşünce ve duygularını değil -çünkü o bile bir "el"dir- Bodrum'un yerlilerinin düşüncelerini onlarım yaşamlarındaki büyük değişmeyi anlatıyor. Nostalji ile değil, bir miktar hiciv, biraz acınma, biraz da öfkeyle.
Kitapta, görünüşte öncelik taşımayan bir sıralama var. Okurun, Bodrum'a girişteki o son dönemeçte Bodrum'a baktığı gibii, bu kitaba da uzaktan, algılaması ile tarayarak, bütüne bakması gerekir. Her bir parça, her bir bölüm, o bütünü birleştiriyor, ortaya genel ve ürkütücü bir manzara çıkıyor