1945 Nisan ayının son günleri, bütün dünya için ilginç ve bir o kadar da
sürükleyici birtakım olaylara tanıklık etti. Benito Mussolini'nin, metresi
Clara Petacci ile birlikte İtalyan partizanlar tarafından yakalanıp idam
edilmesi, Adolf Hitler ve eşi Eva Braun'un intiharı, o günlerde en çok
konuşulan konulardı hiç şüphesiz. Sovyetlerin, Berlin'i işgal etmesine
yalnızca birkaç saat vardı ve dünyanın kaderi değişiyordu...
Bütün dünya savaşla sarsılırken, insanlar yaşamaya ve direnmeye devam
ediyorlardı. II Duce idama götürülürken Petacci'nin aklından geçen kadınsı
kaygılar sürüyor, Audrey Hepburn bir genelevde çalışıyor, Roman Polanski
savaş artığı havai fişeklerle oyunlar oynuyor, Sophia Loren meşhur olduğunda
adını ne olarak değiştirmek istediğini düşünüyordu. Henry Kissinger, Jack
Kennedy, Spike Milligan ve diğer birçokları ise harap olmuş yollarda ve
sokaklarda yaşamak için kendilerine bir şans arıyorlardı.
Peki ya savaş böylesine kanlı ve acımasızca sürerken, hayat nasıl
ilerliyordu? Hitler, Mussolini, Goebbels gibi katillerin herhangi bir konuda
insani bir duygu hissetmesi mümkün müydü?
Nicholas Best, Dünyayı Sarsan Beş Gün kitabıyla o günlerde yaşanan tarihi
olayları, kendine has muzip ve iğneleyici bir anlatımla okuyucuyla
buluşturuyor ve bunu yaparken savaşın insan ruhunda ve bireyin yaşamında
açtığı tamiri imkânsız yaralan deşiyor. Dünyanın gördüğü en büyük 2. savaşın
komik, hüzünlü, dramatik ve hepsinden önemlisi, gerçek öyküsü!
1945 Nisan ayının son günleri, bütün dünya için ilginç ve bir o kadar da
sürükleyici birtakım olaylara tanıklık etti. Benito Mussolini'nin, metresi
Clara Petacci ile birlikte İtalyan partizanlar tarafından yakalanıp idam
edilmesi, Adolf Hitler ve eşi Eva Braun'un intiharı, o günlerde en çok
konuşulan konulardı hiç şüphesiz. Sovyetlerin, Berlin'i işgal etmesine
yalnızca birkaç saat vardı ve dünyanın kaderi değişiyordu...
Bütün dünya savaşla sarsılırken, insanlar yaşamaya ve direnmeye devam
ediyorlardı. II Duce idama götürülürken Petacci'nin aklından geçen kadınsı
kaygılar sürüyor, Audrey Hepburn bir genelevde çalışıyor, Roman Polanski
savaş artığı havai fişeklerle oyunlar oynuyor, Sophia Loren meşhur olduğunda
adını ne olarak değiştirmek istediğini düşünüyordu. Henry Kissinger, Jack
Kennedy, Spike Milligan ve diğer birçokları ise harap olmuş yollarda ve
sokaklarda yaşamak için kendilerine bir şans arıyorlardı.
Peki ya savaş böylesine kanlı ve acımasızca sürerken, hayat nasıl
ilerliyordu? Hitler, Mussolini, Goebbels gibi katillerin herhangi bir konuda
insani bir duygu hissetmesi mümkün müydü?
Nicholas Best, Dünyayı Sarsan Beş Gün kitabıyla o günlerde yaşanan tarihi
olayları, kendine has muzip ve iğneleyici bir anlatımla okuyucuyla
buluşturuyor ve bunu yaparken savaşın insan ruhunda ve bireyin yaşamında
açtığı tamiri imkânsız yaralan deşiyor. Dünyanın gördüğü en büyük 2. savaşın
komik, hüzünlü, dramatik ve hepsinden önemlisi, gerçek öyküsü!