Edebiyat - Kültür - Üniversite - Siyaset Üzerine Denemeler Daha Gelmem Davos'a

Stok Kodu:
9789753389518
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
204
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2009
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
9789753389518
525802
Edebiyat - Kültür - Üniversite - Siyaset Üzerine Denemeler
Edebiyat - Kültür - Üniversite - Siyaset Üzerine Denemeler Daha Gelmem Davos'a
17.00

Yazı senin. Bir cümleyi buradan alıp öteki tarafa taşıyabilirsin; bir cümleyi tümden kaldırıp bir daha gelmemek üzere metnin dışına atabilirsin. İstersen, şimdi, şu anda bitirebilir, istersen nefesin tükenene kadar sürdürebilirsin bu yolculuğu. Üstelik her adımını kendinin ve yalnız olarak belirlediği bir yolculuk bu; üstelik, öncesinde defalarca üzerinden geçtiğin halde görmediğin bir ayrıntı, bir dönemeci, bir çukuru, bir ağaç kümesini, bir bahçeyi görerek kendine şaşmıyorsun sadece, yaşıyorsun da bütün bunları. Olduğundan daha farklı ama yazının kendine özgü derinliği içinde. İnsan, ancak yalnız ve yazarken tam olarak görebiliyor kendini; bunun dışındaki bütün görmeler bir yanıyla hep eksik kalıyor. Ama şimdilerde ne insanın kendini tamamen yalnız hissedeceği evler ne de yüreğini sürgüleyip sürgit yazabileceği ortamlar mevcut. Modernizm evleri de yazmayı da sanallaştırarak insanın koyu mavi, derin ruhunu bir okyanus olmaktan çıkarıp yapay göletlere çevirdi. Dünyanın küçülmesine en çok ayak uyduranlardan biri de günümüz insanının yüreği değil mi?

Yazı senin. Bir cümleyi buradan alıp öteki tarafa taşıyabilirsin; bir cümleyi tümden kaldırıp bir daha gelmemek üzere metnin dışına atabilirsin. İstersen, şimdi, şu anda bitirebilir, istersen nefesin tükenene kadar sürdürebilirsin bu yolculuğu. Üstelik her adımını kendinin ve yalnız olarak belirlediği bir yolculuk bu; üstelik, öncesinde defalarca üzerinden geçtiğin halde görmediğin bir ayrıntı, bir dönemeci, bir çukuru, bir ağaç kümesini, bir bahçeyi görerek kendine şaşmıyorsun sadece, yaşıyorsun da bütün bunları. Olduğundan daha farklı ama yazının kendine özgü derinliği içinde. İnsan, ancak yalnız ve yazarken tam olarak görebiliyor kendini; bunun dışındaki bütün görmeler bir yanıyla hep eksik kalıyor. Ama şimdilerde ne insanın kendini tamamen yalnız hissedeceği evler ne de yüreğini sürgüleyip sürgit yazabileceği ortamlar mevcut. Modernizm evleri de yazmayı da sanallaştırarak insanın koyu mavi, derin ruhunu bir okyanus olmaktan çıkarıp yapay göletlere çevirdi. Dünyanın küçülmesine en çok ayak uyduranlardan biri de günümüz insanının yüreği değil mi?

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat