Halit Fahri Ozansoy'un edebiyatçı dostlarını anlattığı bu eseri iki bölüme ayrılır: İlk bölümde, edebiyat mahfilleri, meseleleri ve olayları söz konusu edilir. Ayrıca, Türk kadınının tiyatro sahnesiyle ilk temasının anlatıldığı kısımlar belge niteliğindedir. Ozansoy, kitabının ilinbi bölümünü edebiyatçıların portlerine ayırmıştır. Ahmet Mithat Efendi'den Rıza Tevfik'e, Hüseyin Rahmi Gürpınar'dan Ziya Gökalp'e kadar edebiyat tarihinin ara sokaklarındaki gezinti, bir şölen havasıyla sayfaları doldurur. En çok da kendi kuşağını yorumlar Ozansoy, Cenap Şehabettin, Faik Ali Ozansoy, Celal Sahir, Süleyman Nazif, Tahsin Nahit, Şehabeddin Süleyman, İhsan Raif Hanım, Yahya Kemal, Enis Behiç Koryürek, Mahmut Yesari, Ahmet Haşim, hepsi Edebiyatçılar Geçiyor'dan bize seslenmeye devam ederler.
Ozansoy, anılarını şöyle takdim eder:
"Bu hatıraları birbiri arkasına sıralarken hiçbir arkadaşa, hiçbir dosta tariz etmek, hiçbir şahsiyeti gülünç göstermek ve hiçbir hadiseyi gördüğümden, duyduğumdan ve aklımda kaldığımdan başka bir şekle sokmak hayalimden geçmemiştir. Ben sadece, tam bir bitaraflıkta, yalnız on beş yıl evvelki sanat ve sanatkar hayatından bazı levhaları canlandırmaya çalıştım."
Halit Fahri Ozansoy'un edebiyatçı dostlarını anlattığı bu eseri iki bölüme ayrılır: İlk bölümde, edebiyat mahfilleri, meseleleri ve olayları söz konusu edilir. Ayrıca, Türk kadınının tiyatro sahnesiyle ilk temasının anlatıldığı kısımlar belge niteliğindedir. Ozansoy, kitabının ilinbi bölümünü edebiyatçıların portlerine ayırmıştır. Ahmet Mithat Efendi'den Rıza Tevfik'e, Hüseyin Rahmi Gürpınar'dan Ziya Gökalp'e kadar edebiyat tarihinin ara sokaklarındaki gezinti, bir şölen havasıyla sayfaları doldurur. En çok da kendi kuşağını yorumlar Ozansoy, Cenap Şehabettin, Faik Ali Ozansoy, Celal Sahir, Süleyman Nazif, Tahsin Nahit, Şehabeddin Süleyman, İhsan Raif Hanım, Yahya Kemal, Enis Behiç Koryürek, Mahmut Yesari, Ahmet Haşim, hepsi Edebiyatçılar Geçiyor'dan bize seslenmeye devam ederler.
Ozansoy, anılarını şöyle takdim eder:
"Bu hatıraları birbiri arkasına sıralarken hiçbir arkadaşa, hiçbir dosta tariz etmek, hiçbir şahsiyeti gülünç göstermek ve hiçbir hadiseyi gördüğümden, duyduğumdan ve aklımda kaldığımdan başka bir şekle sokmak hayalimden geçmemiştir. Ben sadece, tam bir bitaraflıkta, yalnız on beş yıl evvelki sanat ve sanatkar hayatından bazı levhaları canlandırmaya çalıştım."