Prof.Dr. E. Lâle Demirtürk'ün yeni yayınlanan kitabı, Eleştirel Pedagoji: Bir Öğrenme ve Değişim Yolculuğu(Ankara: Cedit Yayınları 2017) 20. yüzyılın ikinci yarısından bu yana devam eden ve bugün de dünyada güncelliğini koruyan bir öğretim yöntemini tanıtmaktadır. Bu yöntem, çeşitli kuramlar ve radikal felsefi düşünceler doğrultusunda, eğitim aracılığıyla öğrencinin toplumsal değişim ve dönüşümü hedefleyen yaklaşımları irdelemektedir. Bu aslında, öğrencinin içinde bulunduğu sosyal çevrede gözlemlediği ve bireysel özgürlüğünü kısıtlayan farklı türden baskıları inceleyip değiştirme yolları araması ve toplumsal normlara körü körüne uymak yerine eleştirel bir bilinç geliştirerek kendi kişisel hayatının yanısıra giderek toplumda da değişim ve dönüşümü gerçekleştirmesine yönelik bir edimdir. Bu kitap, A.B.D.'de üretilen genel kuramları özetlerken, aynı zamanda Türk eğitim sistemindeki pedagojiye ve yazarın Bilkent Üniversitesi'nde öğrettiği Amerikalı zenci yazarların romanlarına da değinmektedir. Bu kültürlerarası öğrenme bağlamı, öğretmenin de öğrenci ile birlikte keşfetmeye çalıştığı kurmaca dünya aracılığıyla günümüzde Batılı ülkelerde kemikleşmiş hale gelen beyaz Batılı kimliğin ve temsil ettiği değerlerin üstünlüğüne dayalı sosyal yapı ve bakış açılarını sorgulayan zenci romancıların ortaya koydukları toplumsal eleştirilerin dünyadaki bütün insanlar için de geçerli olduğunu göstermektedir.
Prof.Dr. E. Lâle Demirtürk'ün yeni yayınlanan kitabı, Eleştirel Pedagoji: Bir Öğrenme ve Değişim Yolculuğu(Ankara: Cedit Yayınları 2017) 20. yüzyılın ikinci yarısından bu yana devam eden ve bugün de dünyada güncelliğini koruyan bir öğretim yöntemini tanıtmaktadır. Bu yöntem, çeşitli kuramlar ve radikal felsefi düşünceler doğrultusunda, eğitim aracılığıyla öğrencinin toplumsal değişim ve dönüşümü hedefleyen yaklaşımları irdelemektedir. Bu aslında, öğrencinin içinde bulunduğu sosyal çevrede gözlemlediği ve bireysel özgürlüğünü kısıtlayan farklı türden baskıları inceleyip değiştirme yolları araması ve toplumsal normlara körü körüne uymak yerine eleştirel bir bilinç geliştirerek kendi kişisel hayatının yanısıra giderek toplumda da değişim ve dönüşümü gerçekleştirmesine yönelik bir edimdir. Bu kitap, A.B.D.'de üretilen genel kuramları özetlerken, aynı zamanda Türk eğitim sistemindeki pedagojiye ve yazarın Bilkent Üniversitesi'nde öğrettiği Amerikalı zenci yazarların romanlarına da değinmektedir. Bu kültürlerarası öğrenme bağlamı, öğretmenin de öğrenci ile birlikte keşfetmeye çalıştığı kurmaca dünya aracılığıyla günümüzde Batılı ülkelerde kemikleşmiş hale gelen beyaz Batılı kimliğin ve temsil ettiği değerlerin üstünlüğüne dayalı sosyal yapı ve bakış açılarını sorgulayan zenci romancıların ortaya koydukları toplumsal eleştirilerin dünyadaki bütün insanlar için de geçerli olduğunu göstermektedir.
