Raymond Kevorkian, yıllar süren araştırmalara dayanan büyük eseri Ermeni Soykırımı'nda bu konuda yapılmış en geniş kapsamlı incelemeyi sunuyor. Osmanlı Ermenilerinin yaşadığı bölgelere, sosyal, ekonomik ve kültürel durumlarına dair ayrıntılı bir döküm ortaya koyan Kevorkian, farklı arşivlerdeki belgelerin ve yayımlanmış araştırmaların yanı sıra, çeşitli yazışma, hatırat, konsolosluk raporu, telgraf, gazete haberi ve tanıklığa dayanarak, tehcir güzergahlarını, kıyımların gerçekleştiği vadilere kadar olayların yaşandığı alanları, katliamların nasıl organize edildiğini tek tek anlatıyor. 1915'te neler olduğunu son derece canlı biçimde gözler önüne seriyor. Ermeni Soykırımı, Türkiye toplumunun bunalımını pekiştiren bu insanlık felaketinin nasıl yaşandığını, sorumlularını, kurbanlarının başına gelenleri, yapılan yargılamaları inceleyen ve bu felaketin 19. yüzyılın sonundan Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna kadar süren safhalarını tüm yönleriyle ele alan bir başyapıt.
“...her soykırım şiddeti vakasının itaat ettiği ve onu eşsiz kılan bir iç mantık vardır. Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan Ermeni halkının fiziksel imhasının da ayırt edici bir özelliği vardır: [Bu fiziksel imha] Jön Türklerin nihai hedefi olan Türk ulus-devletinin kurulması için gerekli bir koşul olarak düşünülmüştür. Bir başka deyişle bu iki olgu birbiriyle ayrışmaz bir şekilde bağlantılıdır: Birini es geçerek diğerini anlayamayız.”
Raymond Kevorkian, yıllar süren araştırmalara dayanan büyük eseri Ermeni Soykırımı'nda bu konuda yapılmış en geniş kapsamlı incelemeyi sunuyor. Osmanlı Ermenilerinin yaşadığı bölgelere, sosyal, ekonomik ve kültürel durumlarına dair ayrıntılı bir döküm ortaya koyan Kevorkian, farklı arşivlerdeki belgelerin ve yayımlanmış araştırmaların yanı sıra, çeşitli yazışma, hatırat, konsolosluk raporu, telgraf, gazete haberi ve tanıklığa dayanarak, tehcir güzergahlarını, kıyımların gerçekleştiği vadilere kadar olayların yaşandığı alanları, katliamların nasıl organize edildiğini tek tek anlatıyor. 1915'te neler olduğunu son derece canlı biçimde gözler önüne seriyor. Ermeni Soykırımı, Türkiye toplumunun bunalımını pekiştiren bu insanlık felaketinin nasıl yaşandığını, sorumlularını, kurbanlarının başına gelenleri, yapılan yargılamaları inceleyen ve bu felaketin 19. yüzyılın sonundan Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna kadar süren safhalarını tüm yönleriyle ele alan bir başyapıt.
“...her soykırım şiddeti vakasının itaat ettiği ve onu eşsiz kılan bir iç mantık vardır. Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan Ermeni halkının fiziksel imhasının da ayırt edici bir özelliği vardır: [Bu fiziksel imha] Jön Türklerin nihai hedefi olan Türk ulus-devletinin kurulması için gerekli bir koşul olarak düşünülmüştür. Bir başka deyişle bu iki olgu birbiriyle ayrışmaz bir şekilde bağlantılıdır: Birini es geçerek diğerini anlayamayız.”