Mehmet Rauf, Eylül romanında dönemin adeta romantik ve psikolojik bir röntgenini çekiyor. Osmanlı'nın son döneminde yavaş yavaş fılizlenen bir burjuvazinin hayatından orijinal kesiti, insan ruhunun en gizli kapılannı açarak, insan ruhunun duygusal ve psikolojik derinliklerine hoyratça dalarak anlatıyor. Bu romanda aşk var, tutku var, kavuşma imkanı hiç olmayan bir aşkın insan ruhu ve bedenıne çektirdiği inanılmaz acılar var!!! Her şeyden once, bu yüzyılın ruhsuz ve ınsansız aşk romanlannda asla göremeyeceginiz, insan bedenin dar şehevi sınırlarına hapsolmamış gerçek bir aşk var. Bu romanda aşık olan, kavuşamayan, acı çeken, küçük hesaplarla hayatını boşa harcayan kanlı canlı insanlar var. Bu romanda 'insan' var.
Mehmet Rauf, Eylül romanında dönemin adeta romantik ve psikolojik bir röntgenini çekiyor. Osmanlı'nın son döneminde yavaş yavaş fılizlenen bir burjuvazinin hayatından orijinal kesiti, insan ruhunun en gizli kapılannı açarak, insan ruhunun duygusal ve psikolojik derinliklerine hoyratça dalarak anlatıyor. Bu romanda aşk var, tutku var, kavuşma imkanı hiç olmayan bir aşkın insan ruhu ve bedenıne çektirdiği inanılmaz acılar var!!! Her şeyden once, bu yüzyılın ruhsuz ve ınsansız aşk romanlannda asla göremeyeceginiz, insan bedenin dar şehevi sınırlarına hapsolmamış gerçek bir aşk var. Bu romanda aşık olan, kavuşamayan, acı çeken, küçük hesaplarla hayatını boşa harcayan kanlı canlı insanlar var. Bu romanda 'insan' var.