Orta Çağ'da, İslam dünyası ve Latin Batı dünyası arasında, Müslümanların Endülüs'ü kontrol altında bulundurmaları ve çeşitli ticari ilişkiler vasıtasıyla ilmî ve kültürel anlamda bir etkileşim söz konusu olmuştur. Bu etkileşim bağlamında Aristoteles, Kindî, Farâbî, İbn Sînâ, Gazâlî, İbn Rüşd, İbn Meymun gibi düşünürlerin eserleri, Arapçadan Latinceye çevrilmiş ve bu düşünürler, 13. yy. Avrupa'sındaki teolog ve düşünürlerin eserlerinde, isimleri sıkça zikredilen kişiler olmuşlardır. Söz gelimi Thomas Aquinas'ın eserleri incelendiğinde onun, Filozof ismi ile Aristoteles'e ve Şarih ismiyle İbn Rüşd'e, Algazel ismiyle Gazâlî'ye, Rabbi Moses ismiyle İbn Meymun'a referansta bulunduğu görülebilir. Söz konusu durum XIII. yy. Avrupa'sının diğer düşünürleri olan Albert Magnus ve Roger Bacon için de geçerlidir.
13. yüzyıl düşünürlerinden ve teologlarından biri olan Romalı Giles de yukarıda zikredilen ve İslam düşünce geleneği içerisinde yer alan düşünürlerin eserlerinden ve fikirlerinden haberdardır. Giles'in 1270'lerde kaleme aldığı ve Türkçeye Filozofların Yanılgıları adıyla aktardığımız Errores Philosophorum adlı eser, bunun en somut göstergesidir. Zira bu eser, çeviri hareketiyle Batı'ya intikal eden fikirlere karşı kaleme alınmış Hristiyanî bir tepki niteliğindedir.
Bahsi geçen çeviriler dolayısıyla Avrupa'da yayılan ve Hristiyan akidesi için tehdit unsuru olarak algılanan fikirlere bir tepki de Paris Başpiskoposu Etienne Tempier'in yayımladığı “1270 Paris Kınamaları” ve “1277 Paris Kınamaları”dır. Bundan dolayı elinizdeki kitap, Romalı Giles'in, Filozofların Yanılgıları adlı eserini ve “1270 Paris Kınamaları” ile “1277 Paris Kınamaları”nı bir arada sunmaktadır. İslam dünyasından yapılan çeviriler vasıtasıyla Batı dünyasında filizlenen fikirlere karşı bir tepki olarak ortaya çıkan bu metinleri, İslam düşünce ve felsefesinin, Orta Çağ Batı dünyasında ne kadar etkin olduğunu ortaya koymak için Türkçeye aktarmayı ve bu çalışmada bir araya getirmeyi uygun bulduk.
Orta Çağ'da, İslam dünyası ve Latin Batı dünyası arasında, Müslümanların Endülüs'ü kontrol altında bulundurmaları ve çeşitli ticari ilişkiler vasıtasıyla ilmî ve kültürel anlamda bir etkileşim söz konusu olmuştur. Bu etkileşim bağlamında Aristoteles, Kindî, Farâbî, İbn Sînâ, Gazâlî, İbn Rüşd, İbn Meymun gibi düşünürlerin eserleri, Arapçadan Latinceye çevrilmiş ve bu düşünürler, 13. yy. Avrupa'sındaki teolog ve düşünürlerin eserlerinde, isimleri sıkça zikredilen kişiler olmuşlardır. Söz gelimi Thomas Aquinas'ın eserleri incelendiğinde onun, Filozof ismi ile Aristoteles'e ve Şarih ismiyle İbn Rüşd'e, Algazel ismiyle Gazâlî'ye, Rabbi Moses ismiyle İbn Meymun'a referansta bulunduğu görülebilir. Söz konusu durum XIII. yy. Avrupa'sının diğer düşünürleri olan Albert Magnus ve Roger Bacon için de geçerlidir.
13. yüzyıl düşünürlerinden ve teologlarından biri olan Romalı Giles de yukarıda zikredilen ve İslam düşünce geleneği içerisinde yer alan düşünürlerin eserlerinden ve fikirlerinden haberdardır. Giles'in 1270'lerde kaleme aldığı ve Türkçeye Filozofların Yanılgıları adıyla aktardığımız Errores Philosophorum adlı eser, bunun en somut göstergesidir. Zira bu eser, çeviri hareketiyle Batı'ya intikal eden fikirlere karşı kaleme alınmış Hristiyanî bir tepki niteliğindedir.
Bahsi geçen çeviriler dolayısıyla Avrupa'da yayılan ve Hristiyan akidesi için tehdit unsuru olarak algılanan fikirlere bir tepki de Paris Başpiskoposu Etienne Tempier'in yayımladığı “1270 Paris Kınamaları” ve “1277 Paris Kınamaları”dır. Bundan dolayı elinizdeki kitap, Romalı Giles'in, Filozofların Yanılgıları adlı eserini ve “1270 Paris Kınamaları” ile “1277 Paris Kınamaları”nı bir arada sunmaktadır. İslam dünyasından yapılan çeviriler vasıtasıyla Batı dünyasında filizlenen fikirlere karşı bir tepki olarak ortaya çıkan bu metinleri, İslam düşünce ve felsefesinin, Orta Çağ Batı dünyasında ne kadar etkin olduğunu ortaya koymak için Türkçeye aktarmayı ve bu çalışmada bir araya getirmeyi uygun bulduk.