Nezih Tavlaş'ın, fotoğrafın efsane ismi Ara Güler'in hayatını anlatan bu kitabında sayfalar akarken alttan da Türkiye'nin 80 yıllık tarihi geçiyor. Kitap, savaşlar, darbeler, medeniyetler, facialar ve dünyanın kaderini değiştiren insanlar ardında koşuşan Ara Güler'in yaşam boyu karşılaştığı inanılması güç öyküleri akıcı bir üslupla sunuyor. Usta Ara Güler'in her zaman doğru yer ve doğru zamanda olabilmek için nasıl çalışıp didindiğinin ve nasıl bir bedel ödediğinin de tanığı bu sayfalar. Dünya üzerinde fotoğraftaki gerçeklik akımının temsilcileri Alfred Stieglitz, Ansel Adams, Edward Weston, Henri Cartier Bresson ve Paul Strand'ın ardından Türkiye topraklarında yetişen Ara Güler büyük yankı uyandıran foto-röportajlarında, objektifinin odağına hep insanı oturttu. Ama insanı var olduğu gerçeklikten koparmadan aynı oranda da estetik bir biçimde fotoğraflayarak bu efsane isimlerin arasında hak ettiği yeri aldı. Kitabın her sayfasında, Ara Usta'nın hayata bakışındaki o müthiş "sense of humour" hissedilecek, beyinlerimize kazınan unutulmaz karelerinin de aslında hiçbir şekilde şans veya rastlantıyla oluşmadığı görülecek. Ara Güler'in doğduğu günden bugüne kadar tanık olduğu olayları kronolojik bir sırayla anlatan "Foto Muhabiri" adlı kitabın sonunda Büyük Usta ile yapılan bir söyleşi ve aile albümünden fotoğraflar yer alıyor.
Nezih Tavlaş'ın, fotoğrafın efsane ismi Ara Güler'in hayatını anlatan bu kitabında sayfalar akarken alttan da Türkiye'nin 80 yıllık tarihi geçiyor. Kitap, savaşlar, darbeler, medeniyetler, facialar ve dünyanın kaderini değiştiren insanlar ardında koşuşan Ara Güler'in yaşam boyu karşılaştığı inanılması güç öyküleri akıcı bir üslupla sunuyor. Usta Ara Güler'in her zaman doğru yer ve doğru zamanda olabilmek için nasıl çalışıp didindiğinin ve nasıl bir bedel ödediğinin de tanığı bu sayfalar. Dünya üzerinde fotoğraftaki gerçeklik akımının temsilcileri Alfred Stieglitz, Ansel Adams, Edward Weston, Henri Cartier Bresson ve Paul Strand'ın ardından Türkiye topraklarında yetişen Ara Güler büyük yankı uyandıran foto-röportajlarında, objektifinin odağına hep insanı oturttu. Ama insanı var olduğu gerçeklikten koparmadan aynı oranda da estetik bir biçimde fotoğraflayarak bu efsane isimlerin arasında hak ettiği yeri aldı. Kitabın her sayfasında, Ara Usta'nın hayata bakışındaki o müthiş "sense of humour" hissedilecek, beyinlerimize kazınan unutulmaz karelerinin de aslında hiçbir şekilde şans veya rastlantıyla oluşmadığı görülecek. Ara Güler'in doğduğu günden bugüne kadar tanık olduğu olayları kronolojik bir sırayla anlatan "Foto Muhabiri" adlı kitabın sonunda Büyük Usta ile yapılan bir söyleşi ve aile albümünden fotoğraflar yer alıyor.