"Giovanni, çok az sayıda olan harika insanlardan birisidir. Sadece yazar olarak değil. Benim için Giovanni aynı zamanda bir düşünür, felsefeci. Benim sanata, edebiyata bakışımı belirleyen önemli insanların başında geliyor. Onunla oyuncaklara bile bakışım değişti. Ben çizgi romanları onunla daha çok sevdim. Edebiyatı daha çok sevdim. (Metin Demirhan)
Giovanni sinemalarda büyüdüğü, sinemalarda yetiştiği için tam bir sinemacı ve filmci oldu. Dünya sinemasının çok iyi bilen biriydi. Örneğin 1956'da çekilmiş bir x filmi kameramanına kadar, oyuncusuna kadar takip eden, bilen kişiliği vardı. Bir defa her şeyden önce Giovanni tam bir entelektüeldir. Çok okumuştur, fillozoftur. Kimsenin arkasından konuşmayan, içine kapanık, dedikodu yapmayan tamamen kendine kapalı, tamamen kendini okumaya vermiş bir kişi. Bu özellikleri tabii hemen yaklaşınca fark ediliyor, farkettikten sonra da etki altında kalıyorsunuz zaten. Kendisi bildiri düşünen kişi. Bana kalırsa günümüzde artık nesli tükenenlerden bir tanesi. (Türker İnanoğlu)
Beklediğim gibi bir baba. Bunu söylemeliyim. Bu her şeyi açıklıyor. (Sandra Scognamillo)
Dostlarımdan biri Giovanni'dir. Kişi. görüş birliğine vardığı insanlarla dostluk kurar. Yani onunla ortak bir ilgi alanım da var: Sinema. Herkesle böyle ortak bir ilgi alanım yok. Ve tabii zaman da çok önemlidir dostluklarda. Çok kişi vardı ama çoğunun fikirleri zamanla değişti. Giovanni ise tanıdığım zaman nasılsa hâlâ aynı. Çok şeyler yaptı, o ayrı. Fakat aynı kişi. Hiç değişmedi. Ben de değiştiğimi zannetmiyorum. Bunun için bugüne kadar Giovanni benim değişmez, dostum haline geldi. Eğer ben bir sinema yarışmasına jüri üyesi olsam gözüm kapalı yerimi Cıiovanni'ye terk edebilirim. O bir fenomen! (Rekin Teksoy)
Giovanni Scognamillo, Türkiye'nin, İstanbul'un, Beyoğlu'nun yakın tarihinin ve 1917'de ilk konulu filmler çekilmeye başlandığına göre de neredeyse tüm Türk filmleri tarihinin en yetkin tanığı ve belleğidir. (Hakan Sonok)
Giovanni gibi bir dostum olduğu için çok şanslıyım, kısaca bu dostluğu tanımlamak gerekirse, aslında ikimiz de ışıklı bir sahnede gibiyiz. Giovanni, Chaplin'i bense büyümeye çalışan küçük bir kızı oynuyorum. (Nalan Söylemez)"
"Giovanni, çok az sayıda olan harika insanlardan birisidir. Sadece yazar olarak değil. Benim için Giovanni aynı zamanda bir düşünür, felsefeci. Benim sanata, edebiyata bakışımı belirleyen önemli insanların başında geliyor. Onunla oyuncaklara bile bakışım değişti. Ben çizgi romanları onunla daha çok sevdim. Edebiyatı daha çok sevdim. (Metin Demirhan)
Giovanni sinemalarda büyüdüğü, sinemalarda yetiştiği için tam bir sinemacı ve filmci oldu. Dünya sinemasının çok iyi bilen biriydi. Örneğin 1956'da çekilmiş bir x filmi kameramanına kadar, oyuncusuna kadar takip eden, bilen kişiliği vardı. Bir defa her şeyden önce Giovanni tam bir entelektüeldir. Çok okumuştur, fillozoftur. Kimsenin arkasından konuşmayan, içine kapanık, dedikodu yapmayan tamamen kendine kapalı, tamamen kendini okumaya vermiş bir kişi. Bu özellikleri tabii hemen yaklaşınca fark ediliyor, farkettikten sonra da etki altında kalıyorsunuz zaten. Kendisi bildiri düşünen kişi. Bana kalırsa günümüzde artık nesli tükenenlerden bir tanesi. (Türker İnanoğlu)
Beklediğim gibi bir baba. Bunu söylemeliyim. Bu her şeyi açıklıyor. (Sandra Scognamillo)
Dostlarımdan biri Giovanni'dir. Kişi. görüş birliğine vardığı insanlarla dostluk kurar. Yani onunla ortak bir ilgi alanım da var: Sinema. Herkesle böyle ortak bir ilgi alanım yok. Ve tabii zaman da çok önemlidir dostluklarda. Çok kişi vardı ama çoğunun fikirleri zamanla değişti. Giovanni ise tanıdığım zaman nasılsa hâlâ aynı. Çok şeyler yaptı, o ayrı. Fakat aynı kişi. Hiç değişmedi. Ben de değiştiğimi zannetmiyorum. Bunun için bugüne kadar Giovanni benim değişmez, dostum haline geldi. Eğer ben bir sinema yarışmasına jüri üyesi olsam gözüm kapalı yerimi Cıiovanni'ye terk edebilirim. O bir fenomen! (Rekin Teksoy)
Giovanni Scognamillo, Türkiye'nin, İstanbul'un, Beyoğlu'nun yakın tarihinin ve 1917'de ilk konulu filmler çekilmeye başlandığına göre de neredeyse tüm Türk filmleri tarihinin en yetkin tanığı ve belleğidir. (Hakan Sonok)
Giovanni gibi bir dostum olduğu için çok şanslıyım, kısaca bu dostluğu tanımlamak gerekirse, aslında ikimiz de ışıklı bir sahnede gibiyiz. Giovanni, Chaplin'i bense büyümeye çalışan küçük bir kızı oynuyorum. (Nalan Söylemez)"