"Ah, Kübalı olmak ne büyük gurur! Ah, Kübalı olmak ne büyük bir korku! Kareli bir defterin önünde kafa patlatıyorum. Hayatımın en büyük korkusunu yaşadığım için çenem düştü. Başlamamak için. İlk cümleyi kurmamak için. Çılgınlar gibi, orospular gibi, periler, tanrıçalar gibi parmaklarımın arasında tuttuğum dolmakalemin mürekkebinden fışkıran kelimeleri, çıkmadan sansürleyebilmek için. Çünkü iyi dostlarımın kimisi öldü, kimisi gitti, kimisi de kaldı. Ama hepsi burada, benim mi onları yazdığımı, yoksa onların mı beni yazdığını pek bilemediğim kelimelerde: ‘Cennet'i kurmak isteyen bir adadan geliyor...'"
"Ah, Kübalı olmak ne büyük gurur! Ah, Kübalı olmak ne büyük bir korku! Kareli bir defterin önünde kafa patlatıyorum. Hayatımın en büyük korkusunu yaşadığım için çenem düştü. Başlamamak için. İlk cümleyi kurmamak için. Çılgınlar gibi, orospular gibi, periler, tanrıçalar gibi parmaklarımın arasında tuttuğum dolmakalemin mürekkebinden fışkıran kelimeleri, çıkmadan sansürleyebilmek için. Çünkü iyi dostlarımın kimisi öldü, kimisi gitti, kimisi de kaldı. Ama hepsi burada, benim mi onları yazdığımı, yoksa onların mı beni yazdığını pek bilemediğim kelimelerde: ‘Cennet'i kurmak isteyen bir adadan geliyor...'"