Birinci Dünya Savaşı'nın devam ettiği 1915'te, Enver Paşa'nın talimatıyla Viyana'ya harp levazımatı almak için gönderilen ekibin başında Eyüp Durukan bulunuyordu. Durukan bu seyahatten İstanbul'a dönüşünde, İstanbul Boğazı ve Çatalca Müdafaa Hattı'nda görev aldı.
1916'da Çanakkale'ye Ağır Topçu Alayı tabur kumandanı olarak tayin edildiğinde harp cephede olanca şiddetiyle sürüyordu. Durukan bu yıllarda yaşadığı, duyduğu askeri ve siyasi olayları, diğer cephelerden gelen haberleri gün gün ve belgeleriyle kaydetmeye devam etti.
Mondros Mütarekesi'nin imzalandığı 30 Ekim 1918 tarihiyle sonlanan Eyüp Durukan külliyatının bu üçüncü cildi, Osmanlı İmparatorluğu'nun Birinci Dünya Savaşı'ndaki son üç yılına dair önemli ve ayrıntılı bir kaynak niteliğinde.
Birinci Dünya Savaşı'nın devam ettiği 1915'te, Enver Paşa'nın talimatıyla Viyana'ya harp levazımatı almak için gönderilen ekibin başında Eyüp Durukan bulunuyordu. Durukan bu seyahatten İstanbul'a dönüşünde, İstanbul Boğazı ve Çatalca Müdafaa Hattı'nda görev aldı.
1916'da Çanakkale'ye Ağır Topçu Alayı tabur kumandanı olarak tayin edildiğinde harp cephede olanca şiddetiyle sürüyordu. Durukan bu yıllarda yaşadığı, duyduğu askeri ve siyasi olayları, diğer cephelerden gelen haberleri gün gün ve belgeleriyle kaydetmeye devam etti.
Mondros Mütarekesi'nin imzalandığı 30 Ekim 1918 tarihiyle sonlanan Eyüp Durukan külliyatının bu üçüncü cildi, Osmanlı İmparatorluğu'nun Birinci Dünya Savaşı'ndaki son üç yılına dair önemli ve ayrıntılı bir kaynak niteliğinde.