Birden uzaklardan “Bam bam!” diye bir ses duyuldu. Güneş hemen bulutların arkasına saklandı.
Küçük serçe korkmuştu. Daha da yükseğe uçup yeryüzünü seyretti. Bir sürü asker, silah, tank, havan topu ve füzenin ona doğru geldiğini gördü. Hepsi gri giyinmişti.
O zaman Küçük Serçe'nin kalbi yine kırıldı. Kanatlarını çırptı ve daha alçağa uçtu. Bir taşa oturup, “Bu savaş! Savaş benim yuvamı yıktı. Savaş yine o çirkin gürültüsünü yapmaya başladı” dedi.
Birden uzaklardan “Bam bam!” diye bir ses duyuldu. Güneş hemen bulutların arkasına saklandı.
Küçük serçe korkmuştu. Daha da yükseğe uçup yeryüzünü seyretti. Bir sürü asker, silah, tank, havan topu ve füzenin ona doğru geldiğini gördü. Hepsi gri giyinmişti.
O zaman Küçük Serçe'nin kalbi yine kırıldı. Kanatlarını çırptı ve daha alçağa uçtu. Bir taşa oturup, “Bu savaş! Savaş benim yuvamı yıktı. Savaş yine o çirkin gürültüsünü yapmaya başladı” dedi.