Sözün “mukteza-yı hale mutabık” şekilde ifade edilmesini konu edinen belagatin kuralları ve terimleri ayrıntılı bir şekilde belirlenmiş bir ilim dalı haline gelmesi, öncelikle Kur'an-ı Kerim'i anlama çabalarının bir neticesidir.
İslamiyetin kabulünden sonra Araplar arasında sadece edebi tenkit şeklinde var olan belagat uzun süre Kur'an-ı Kerim'in manasını iyi anlayabilmek amacıyla tefsir ve kelam ilimleriyle bağlantılı olarak ele alınmış ve böylece belagat ilmi bağımsız bir ilim haline gelmiş; mantık, felsefe ve edebiyatın ağırlıklı olduğu farklı belagat ekolleri oluşmuştur. Türk Edebiyatında belagat ile ilgili ilk eserler Arapça yazılmış olup Türkçe yazılan eserler de genellikle Miftah, Telhis ve Mutavvel gibi önemli eserlerin şerh ve tercümelerinden oluşmaktadır.
Bir belagat kitabı olan Hadikatü'l-Fünun, gerek belagat ve fesahat konularındaki ayrıntılı açıklamalar, gerekse de konuların geniş anlatımı ve Türkçe şiir örneklerinin çokluğuyla Türkçe belagat kitapları arasında önemli bir yere sahiptir. Şerifi'nin klasik belagat geleneğini doğrudan yansıtmak yerine faydalandığı kaynaklardaki yanlış ve yetersiz bulduğu bilgileri eleştirmesi, tartışmalı meselelerde kendi görüşlerini de belirtmesi Hadikatü'l-Fünun'a orijinal bir çehre kazandırmaktadır.
Sözün “mukteza-yı hale mutabık” şekilde ifade edilmesini konu edinen belagatin kuralları ve terimleri ayrıntılı bir şekilde belirlenmiş bir ilim dalı haline gelmesi, öncelikle Kur'an-ı Kerim'i anlama çabalarının bir neticesidir.
İslamiyetin kabulünden sonra Araplar arasında sadece edebi tenkit şeklinde var olan belagat uzun süre Kur'an-ı Kerim'in manasını iyi anlayabilmek amacıyla tefsir ve kelam ilimleriyle bağlantılı olarak ele alınmış ve böylece belagat ilmi bağımsız bir ilim haline gelmiş; mantık, felsefe ve edebiyatın ağırlıklı olduğu farklı belagat ekolleri oluşmuştur. Türk Edebiyatında belagat ile ilgili ilk eserler Arapça yazılmış olup Türkçe yazılan eserler de genellikle Miftah, Telhis ve Mutavvel gibi önemli eserlerin şerh ve tercümelerinden oluşmaktadır.
Bir belagat kitabı olan Hadikatü'l-Fünun, gerek belagat ve fesahat konularındaki ayrıntılı açıklamalar, gerekse de konuların geniş anlatımı ve Türkçe şiir örneklerinin çokluğuyla Türkçe belagat kitapları arasında önemli bir yere sahiptir. Şerifi'nin klasik belagat geleneğini doğrudan yansıtmak yerine faydalandığı kaynaklardaki yanlış ve yetersiz bulduğu bilgileri eleştirmesi, tartışmalı meselelerde kendi görüşlerini de belirtmesi Hadikatü'l-Fünun'a orijinal bir çehre kazandırmaktadır.