Robert Capa, Hafif Flu’da II. Dünya Savaşı’na ilişkin bir foto-muhabir olarak deneyimlerini ve ilk elden tanıklıklarını aktarıyor. Hafif Flu; Sicilya’dan Londra’ya, Normandiya’dan Cezayir’e uzanan bir rotayı kapsıyor. Collier’s dergisinden gelen teklifle New York’tan yola çıkan Capa, 1942 yazından 1945 baharına giden bir süreçte detaycı ve yer yer ince alaylı bir dille kaleme aldığı bu savaş güncesinde; göçün, sürgünün, teknolojinin, ilerleme hırsının, yıkım anbean izini sürüyor.
‘Bir savaş fotoğrafçısı olarak ömrümün sonuna kadar işsiz kalmak istiyorum.’
‘Mermiler doğruca kafamın üzerinden geçti, havanlar ıslık çaldı, kruvazör uğuldadı ve yarım paletli kamyon yüksek sesli ahenksiz bir gıcırtı ekledi. Derken Alman havanları vınlayıp sadece yüz metre aşağımdaki tepeye çarparak karşılık verdi. Kafamı yeşilliğin içine gömdüm. Güneş sırtımı ısıtıyordu. Keşke gökyüzünde uçuşup şarkı söyleyen yalnızca kuşlar olsaydı.’
‘Savaşta, ya birinden nefret etmelisin ya da birini sevmelisin; bir duruşun olmalı. Aksi takdirde olan bitene dayanamazsın.’
‘Fotoğrafların yeterince iyi değilse, konuya yeterince yakın değilsindir.’
Robert Capa, Hafif Flu’da II. Dünya Savaşı’na ilişkin bir foto-muhabir olarak deneyimlerini ve ilk elden tanıklıklarını aktarıyor. Hafif Flu; Sicilya’dan Londra’ya, Normandiya’dan Cezayir’e uzanan bir rotayı kapsıyor. Collier’s dergisinden gelen teklifle New York’tan yola çıkan Capa, 1942 yazından 1945 baharına giden bir süreçte detaycı ve yer yer ince alaylı bir dille kaleme aldığı bu savaş güncesinde; göçün, sürgünün, teknolojinin, ilerleme hırsının, yıkım anbean izini sürüyor.
‘Bir savaş fotoğrafçısı olarak ömrümün sonuna kadar işsiz kalmak istiyorum.’
‘Mermiler doğruca kafamın üzerinden geçti, havanlar ıslık çaldı, kruvazör uğuldadı ve yarım paletli kamyon yüksek sesli ahenksiz bir gıcırtı ekledi. Derken Alman havanları vınlayıp sadece yüz metre aşağımdaki tepeye çarparak karşılık verdi. Kafamı yeşilliğin içine gömdüm. Güneş sırtımı ısıtıyordu. Keşke gökyüzünde uçuşup şarkı söyleyen yalnızca kuşlar olsaydı.’
‘Savaşta, ya birinden nefret etmelisin ya da birini sevmelisin; bir duruşun olmalı. Aksi takdirde olan bitene dayanamazsın.’
‘Fotoğrafların yeterince iyi değilse, konuya yeterince yakın değilsindir.’