Rus tarihçisi ve etnoloğu Prof. L. N. Gumilev'un bu eseri, başyapıtı "Eski Türkler"den sonra ikinci doktora tezi olarak hazırladığı bir diğer önemli çalışmasıdır.
Etnogenez konusu, henüz Türkiye'de çok az bilinen bir bilim dalıdır. Dahası, üniversitelerimizde etnogenezim okutulduğu herhangi bir kürsü yoktur. Bu durumda, zaten yeterince bilinmeyen bir bilim dalının kendine özgü terminolojisi konusundan sıkıntı çekilmesi tabiidir. Özellikle çeviri eserlerde terminoloji yerine oturmadığı zaman, okuyucunun o kitaptan bir şey anlaması şöyle dursun, eseri sonuna kadar okuyabilmesi dahi mümkün olamaz.
Rus tarihçisi ve etnoloğu Prof. L. N. Gumilev'un bu eseri, başyapıtı "Eski Türkler"den sonra ikinci doktora tezi olarak hazırladığı bir diğer önemli çalışmasıdır.
Etnogenez konusu, henüz Türkiye'de çok az bilinen bir bilim dalıdır. Dahası, üniversitelerimizde etnogenezim okutulduğu herhangi bir kürsü yoktur. Bu durumda, zaten yeterince bilinmeyen bir bilim dalının kendine özgü terminolojisi konusundan sıkıntı çekilmesi tabiidir. Özellikle çeviri eserlerde terminoloji yerine oturmadığı zaman, okuyucunun o kitaptan bir şey anlaması şöyle dursun, eseri sonuna kadar okuyabilmesi dahi mümkün olamaz.