Kadın olmaktan anne olmaya giden yol, son derece karmaşıktır. Bazen sarsıcı, bazen eğlenceli bir bilinmeze doğru yol alırsınız. Genlerinize işlenmiş, hormonlarla pekiştirilmiş hatta geleneksel bilgilerle donanmış olsanız da duraklar ve evet belkide korkarsınız, tamamen size muhtaç bir bebek ve tamamen değişen bir hayat. Onun beyni, onun kalbi olmaya çalışırsınız. O, artık sizin herşeyinizdir... Ayşe K. Kozansoy, hamilelik süreci ve sonrasını keyifli ve akıcı bir üslupla anlatırken; son derece net, işe yarar bilgilerle anne adaylarına güzel bir yol haritası sunuyor. Verdiği bilgilerin güvenilir olmasını ise kendi alanlarında birer uzman olan dört bilim insanıyla sağlıyor; Kadın-Doğum alanında Jinekolog Op. Dr. Faiz Sucuoğlu, Psikiyatri dalında Uzman Dr. Abidin Akbirgün, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları alanında Dr. İlkan Hepgüler, Beslenme ve Diyet alanında ise Hidayet Ağören uzmanlıklarıyla kitaba katkıda bulunuyorlar. Annelik kaygılarından eşle ilişkilere, estetik kaygılardan doğum korkularına, bebeğinizle ilk gününüzden onunla ilişkilerinize kadar her konuda dürüst ve sıcak bir yaklaşımla adım adım bir serüvene yol alıyorsunuz. Anne adaylarının ellerinden bırakmadan keyifle okuyup bilgileneceği başucu kitabı: “Hamilelik ve Annelik” “ ‘Biiiiir......İki!!! Evet evet! İki çizgi!!!’ İnanamıyorsunuz! Değil mi? Elinizdeki hamilelik testine tekrar tekrar koskocaman gözlerle bakıyorsunuz: ‘Evet! İki...iki tane çizgi var! Ve hemen test paketinin içinden çıkan kağıdı titreyen ellerinizle çabucak açıyor ve inanamayan gözlerle bir testinize, bir test kağıdındaki “İki parallel çizgi = HAMİLE” yazısına bakıyorsunuz. ‘Evet! Doğru! Hamileyim!’ diyorsunuz koskocaman gözlerle! Belki de testi gün ışığına tutup gördüğünüzden tamamen emin olmaya çalışıyorsunuz... Sonra onu bir kenara atıp haberi eşinize nasıl vereceğinizi düşünmeye başlıyorsunuz... Vee bir süre sonra içinizi bir şey kemiriyor... ‘Acaba sonuç hala aynı mı? Yoksa bana öyle mi geldi? Off.. Ya değiştiyse?’ derken, koşup testi bıraktığınızı yerden çabucak tekrar alıyorsunuz ve bakıyorsunuz ki o iki çizgi hala orda! Tüm gerçekliğiyle!”
Kadın olmaktan anne olmaya giden yol, son derece karmaşıktır. Bazen sarsıcı, bazen eğlenceli bir bilinmeze doğru yol alırsınız. Genlerinize işlenmiş, hormonlarla pekiştirilmiş hatta geleneksel bilgilerle donanmış olsanız da duraklar ve evet belkide korkarsınız, tamamen size muhtaç bir bebek ve tamamen değişen bir hayat. Onun beyni, onun kalbi olmaya çalışırsınız. O, artık sizin herşeyinizdir... Ayşe K. Kozansoy, hamilelik süreci ve sonrasını keyifli ve akıcı bir üslupla anlatırken; son derece net, işe yarar bilgilerle anne adaylarına güzel bir yol haritası sunuyor. Verdiği bilgilerin güvenilir olmasını ise kendi alanlarında birer uzman olan dört bilim insanıyla sağlıyor; Kadın-Doğum alanında Jinekolog Op. Dr. Faiz Sucuoğlu, Psikiyatri dalında Uzman Dr. Abidin Akbirgün, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları alanında Dr. İlkan Hepgüler, Beslenme ve Diyet alanında ise Hidayet Ağören uzmanlıklarıyla kitaba katkıda bulunuyorlar. Annelik kaygılarından eşle ilişkilere, estetik kaygılardan doğum korkularına, bebeğinizle ilk gününüzden onunla ilişkilerinize kadar her konuda dürüst ve sıcak bir yaklaşımla adım adım bir serüvene yol alıyorsunuz. Anne adaylarının ellerinden bırakmadan keyifle okuyup bilgileneceği başucu kitabı: “Hamilelik ve Annelik” “ ‘Biiiiir......İki!!! Evet evet! İki çizgi!!!’ İnanamıyorsunuz! Değil mi? Elinizdeki hamilelik testine tekrar tekrar koskocaman gözlerle bakıyorsunuz: ‘Evet! İki...iki tane çizgi var! Ve hemen test paketinin içinden çıkan kağıdı titreyen ellerinizle çabucak açıyor ve inanamayan gözlerle bir testinize, bir test kağıdındaki “İki parallel çizgi = HAMİLE” yazısına bakıyorsunuz. ‘Evet! Doğru! Hamileyim!’ diyorsunuz koskocaman gözlerle! Belki de testi gün ışığına tutup gördüğünüzden tamamen emin olmaya çalışıyorsunuz... Sonra onu bir kenara atıp haberi eşinize nasıl vereceğinizi düşünmeye başlıyorsunuz... Vee bir süre sonra içinizi bir şey kemiriyor... ‘Acaba sonuç hala aynı mı? Yoksa bana öyle mi geldi? Off.. Ya değiştiyse?’ derken, koşup testi bıraktığınızı yerden çabucak tekrar alıyorsunuz ve bakıyorsunuz ki o iki çizgi hala orda! Tüm gerçekliğiyle!”