"Atatürk de et, artı kemik, artı kandı. İnsanüstü değildi Atatürk. Atatürk her şeyden evvel; Herkes gibi kusurları olan küçük, büyük ve çirkin de olabilirdi; ama güzel; Atatürk, yorgunluk kahvesini bir su başında ve rakısını tuzlu leblebiyle yudumlamayı, Serhat türkülerini, alaturkayı, mesela Safiye Ayla'yı Ve mesela yemeklerden fasulye pilakisini seven, 'Mir-i kelam' bir İstanbul efendisi, (Aşık ve şair, mahcup ve ürkek). Ama Adanalı kadar sıcakkanlı, Karadenizli değil ama Karadeniz kadar canlı. Bir Aydınlı kadar oturaklı ve zeybek velhasıl; Bizim mayamızdan bizim kumaşımızdandı. İnsanüstü değildi yani Atatürk; Tam İsandı..."
"Atatürk de et, artı kemik, artı kandı. İnsanüstü değildi Atatürk. Atatürk her şeyden evvel; Herkes gibi kusurları olan küçük, büyük ve çirkin de olabilirdi; ama güzel; Atatürk, yorgunluk kahvesini bir su başında ve rakısını tuzlu leblebiyle yudumlamayı, Serhat türkülerini, alaturkayı, mesela Safiye Ayla'yı Ve mesela yemeklerden fasulye pilakisini seven, 'Mir-i kelam' bir İstanbul efendisi, (Aşık ve şair, mahcup ve ürkek). Ama Adanalı kadar sıcakkanlı, Karadenizli değil ama Karadeniz kadar canlı. Bir Aydınlı kadar oturaklı ve zeybek velhasıl; Bizim mayamızdan bizim kumaşımızdandı. İnsanüstü değildi yani Atatürk; Tam İsandı..."