9786054239337
367528
https://www.kitapvekahve.com/hilafet-ve-saltanat
Hilafet ve Saltanat
7.00
Fas Adalet ve İhsan Cemaati lideri Abdüsselam Yasin 1928'de Fas Merakeş'te doğdu. Erken yaşta Kur'an ı Kerim'i ezberledi. Arap dili ve din ilimlerini öğrendi. Önemli idari görevlerde bulundu. Eğitim Bakanlığı'na bağlı yetiştirme kurumlarında yöneticilik yaptı. Uluslararası pedagoji ve eğitim kongrelerinde Fas'ı temsil etti. Yabancı dil öğrenimi ve farklı fikir ve felsefe akımları ve ideolojiler hakkında geniş malumat edinmeye ilgi duydu. Fas'taki Kadiri şeyhlerinden Haj Abbas el Bucişi'nin sohbetinde ve manevi terbiyesinde bulundu. 1981'de eğitim öğretim yönetim ve mücadelede Nebevi yöntemi esas almaya çalışan Adalet ve İhsan Cemaatini kurdu. Adalet ve İhsan Okulu adıyla tebliğ faaliyetleri Fas dışında da bir çok bölgeye kadar yayıldı. Fas'ın önceki ve bugünkü krallarına irşad ve nasihat amacıyla Ya İslam ya Tufan ve İlgili Makama Müzekkire adıyla iki mektup yazdı. Nasihat sözünün semeresini hapis sansür ve baskı olarak geri aldı.
Abdüsselam Yasin bütüncül bir yenilikçi proje sahibidir. Projesi ihsan esaslı terbiyeye dayanır. İslam düşüncesinde yeniliği savunur. Ümmetin iman ilim ve cihad potansiyelinin yeniden teşekkülünü ve Nebevi yöntem çizgisinde İkinci Hilafetin ufuklarına çıkmayı amaçlar. Bu projesini bir kaç kitap risale ve makale çalışmasında ayrıntılı olarak işlemiştir. Bu çalışmalarının en meşhurları şunlardır Peygamber Yolu Eğitim Örgüt ve Ordu İhsan Adalet Mü'min Kadınların İrşadı Fıkıh ve Tarihe Bakışlar İslam ve Modenizm...
Bu kitap baskıcı yönetim ve despotik saltanatı dünyevi menfaatleri uğruna meşrulaştırmak için fetva verenler ile söz konusu ceberrut yönetimlere hayır diyerek hem korkunun zilletinden hem de menfaatperestlik değersizliğinden a zade olmuş kimseler arasındaki gerilimleri konu alıp aydınlığa kavuşturuyor.
Kitap peygamberlik yolu olan hilafetin önce veraset yoluyla gelen saltanata bilahare despotik ceberrut yönetim anlayışlarına indirgenmesinin tarihi süreçteki kırılma anlarını gün yüzüne çıkarıyor. Aynı zamanda elinizdeki bu kitap şu can alıcı soruları cevaplar mahiyettedir:
-Ümmetin yaşadığı dini tehlike içeren değişimin başat öğeleri nelerdir?
-Raşid hilafetten sonraki süreçteki saltanat yönetiminin dinin devlet işlerinden soyutlandığı birdönemolarakalgılanabilir mi?
-Uzun bir süredir kendini yönetme şeklini belirleme hakkı olduğu halde bu hakkı gasp edilen Müslümanların haklarını alma yolları nelerdir?
-Müslümanların yönetimsel hakları doğrultusunda mukrehin biati (biata zorlanan) ile ilgili fıkhi hükümlerden yüz çevirmemizi gerektirecek bir durum var mı?
Fas Adalet ve İhsan Cemaati lideri Abdüsselam Yasin 1928'de Fas Merakeş'te doğdu. Erken yaşta Kur'an ı Kerim'i ezberledi. Arap dili ve din ilimlerini öğrendi. Önemli idari görevlerde bulundu. Eğitim Bakanlığı'na bağlı yetiştirme kurumlarında yöneticilik yaptı. Uluslararası pedagoji ve eğitim kongrelerinde Fas'ı temsil etti. Yabancı dil öğrenimi ve farklı fikir ve felsefe akımları ve ideolojiler hakkında geniş malumat edinmeye ilgi duydu. Fas'taki Kadiri şeyhlerinden Haj Abbas el Bucişi'nin sohbetinde ve manevi terbiyesinde bulundu. 1981'de eğitim öğretim yönetim ve mücadelede Nebevi yöntemi esas almaya çalışan Adalet ve İhsan Cemaatini kurdu. Adalet ve İhsan Okulu adıyla tebliğ faaliyetleri Fas dışında da bir çok bölgeye kadar yayıldı. Fas'ın önceki ve bugünkü krallarına irşad ve nasihat amacıyla Ya İslam ya Tufan ve İlgili Makama Müzekkire adıyla iki mektup yazdı. Nasihat sözünün semeresini hapis sansür ve baskı olarak geri aldı.
Abdüsselam Yasin bütüncül bir yenilikçi proje sahibidir. Projesi ihsan esaslı terbiyeye dayanır. İslam düşüncesinde yeniliği savunur. Ümmetin iman ilim ve cihad potansiyelinin yeniden teşekkülünü ve Nebevi yöntem çizgisinde İkinci Hilafetin ufuklarına çıkmayı amaçlar. Bu projesini bir kaç kitap risale ve makale çalışmasında ayrıntılı olarak işlemiştir. Bu çalışmalarının en meşhurları şunlardır Peygamber Yolu Eğitim Örgüt ve Ordu İhsan Adalet Mü'min Kadınların İrşadı Fıkıh ve Tarihe Bakışlar İslam ve Modenizm...
Bu kitap baskıcı yönetim ve despotik saltanatı dünyevi menfaatleri uğruna meşrulaştırmak için fetva verenler ile söz konusu ceberrut yönetimlere hayır diyerek hem korkunun zilletinden hem de menfaatperestlik değersizliğinden a zade olmuş kimseler arasındaki gerilimleri konu alıp aydınlığa kavuşturuyor.
Kitap peygamberlik yolu olan hilafetin önce veraset yoluyla gelen saltanata bilahare despotik ceberrut yönetim anlayışlarına indirgenmesinin tarihi süreçteki kırılma anlarını gün yüzüne çıkarıyor. Aynı zamanda elinizdeki bu kitap şu can alıcı soruları cevaplar mahiyettedir:
-Ümmetin yaşadığı dini tehlike içeren değişimin başat öğeleri nelerdir?
-Raşid hilafetten sonraki süreçteki saltanat yönetiminin dinin devlet işlerinden soyutlandığı birdönemolarakalgılanabilir mi?
-Uzun bir süredir kendini yönetme şeklini belirleme hakkı olduğu halde bu hakkı gasp edilen Müslümanların haklarını alma yolları nelerdir?
-Müslümanların yönetimsel hakları doğrultusunda mukrehin biati (biata zorlanan) ile ilgili fıkhi hükümlerden yüz çevirmemizi gerektirecek bir durum var mı?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.