Allah Resulü Hz. Muhammed'e (s.a.v) ilk iman eden, onun en sadık arkadaşı Hz. Ebû Bekr Sıddîk'ın kızı ve Hz. Peygamber'in zevcesi. Çok küçük yaşta müslüman oldu. Resulullah (s.a.v) onu çok severdi. Ona, “Hümeyra” lakabını vermiş ve, “Dininizin yarısını bu Hümeyra'dan alınız” buyurmuşlardır. Devamlı oruç tutar ve daima gece namazı kılardı. Hz. Aişe fıkıh ve ictihadda keskin, kuvvetli görüşe sahiptir. Fıkıh ilminin kurucularından sayılır. Devrinin üstün âlimlerinden ve Fukahâ-i Seb‘adandır. Hz. Âişe, güzel ahlâklı, merhamet dolu, cömert ve ibadete düşkün, çok zeki bir sahâbiydi. Hepsinin başında en mümtaz vasfı ise İslâm'a ve ilme olan büyük hizmeti idi. Onun hayatından; fazilet ve kemâlden, ilim ve dine hizmetten ve de birçok ahlâkî meziyetlerden alınacak pek çok dersin olduğu muhakkak…
Allah Resulü Hz. Muhammed'e (s.a.v) ilk iman eden, onun en sadık arkadaşı Hz. Ebû Bekr Sıddîk'ın kızı ve Hz. Peygamber'in zevcesi. Çok küçük yaşta müslüman oldu. Resulullah (s.a.v) onu çok severdi. Ona, “Hümeyra” lakabını vermiş ve, “Dininizin yarısını bu Hümeyra'dan alınız” buyurmuşlardır. Devamlı oruç tutar ve daima gece namazı kılardı. Hz. Aişe fıkıh ve ictihadda keskin, kuvvetli görüşe sahiptir. Fıkıh ilminin kurucularından sayılır. Devrinin üstün âlimlerinden ve Fukahâ-i Seb‘adandır. Hz. Âişe, güzel ahlâklı, merhamet dolu, cömert ve ibadete düşkün, çok zeki bir sahâbiydi. Hepsinin başında en mümtaz vasfı ise İslâm'a ve ilme olan büyük hizmeti idi. Onun hayatından; fazilet ve kemâlden, ilim ve dine hizmetten ve de birçok ahlâkî meziyetlerden alınacak pek çok dersin olduğu muhakkak…