“İğne Deliği” insanın yazgısı, belleği ve tarihi üzerine bir içsel dinginliğe ulaşma çabasıdır; bu dokunaklı anlatıda, yakın ilişkilerin karmaşık bilmecesi ve hepsinden öte gençlik ile yaşlılığın buluşmasının gizemi dile dökülür. Myśliwski’nin romanı dramatik, acı verici, gizli ve suskun taraflarıyla Polonya tarihinin bir parçasını da yansıtmakta. Ancak bu eserde özellikle söz konusu olan şey, zamanın geçişinin insanların kendileri ve dünyayla olan deneyimlerinde nasıl bir iz bıraktığıdır. Keskin bir gözlemin ve insanlara yönelik özel bir duyarlılığın sembolik boyutla iç içe geçtiği güzel, derin bir anlatıdır “İğne Deliği”.
“O yaşlı, vahşi, yeşil vadiden İğne Deliği’ne koşmuştum. Artık o dik, çelik merdivenlerin kenarında, şimdi geçen seferden ne kadar derine inmesi gerektiğini görerek bastonunu basamağa vuruyordu. Görünüşe göre çok daha derinde olduğunu düşünüyor olmalı ki, bir sonraki, bir sonraki basamağı da aynı biçimde kontrol ediyordu. Nasıl bu kadar yaşlı olabilir diye düşündüm, hatta bu durum beni kızdırmıştı. Onun yaşında bu dünyadan geriye ne kalmış olabilirdi ki, hâlâ gidiyordu, peki ne için?”
“Wiesław Myśliwski bir “star”ın zıddı – televizyona çıkmıyor, kitleyi eğlendirmiyor. Basitçe düşünüyor ve roman yazıyor.”
Dariusz Nowacki, Newsweek
“İğne Deliği” insanın yazgısı, belleği ve tarihi üzerine bir içsel dinginliğe ulaşma çabasıdır; bu dokunaklı anlatıda, yakın ilişkilerin karmaşık bilmecesi ve hepsinden öte gençlik ile yaşlılığın buluşmasının gizemi dile dökülür. Myśliwski’nin romanı dramatik, acı verici, gizli ve suskun taraflarıyla Polonya tarihinin bir parçasını da yansıtmakta. Ancak bu eserde özellikle söz konusu olan şey, zamanın geçişinin insanların kendileri ve dünyayla olan deneyimlerinde nasıl bir iz bıraktığıdır. Keskin bir gözlemin ve insanlara yönelik özel bir duyarlılığın sembolik boyutla iç içe geçtiği güzel, derin bir anlatıdır “İğne Deliği”.
“O yaşlı, vahşi, yeşil vadiden İğne Deliği’ne koşmuştum. Artık o dik, çelik merdivenlerin kenarında, şimdi geçen seferden ne kadar derine inmesi gerektiğini görerek bastonunu basamağa vuruyordu. Görünüşe göre çok daha derinde olduğunu düşünüyor olmalı ki, bir sonraki, bir sonraki basamağı da aynı biçimde kontrol ediyordu. Nasıl bu kadar yaşlı olabilir diye düşündüm, hatta bu durum beni kızdırmıştı. Onun yaşında bu dünyadan geriye ne kalmış olabilirdi ki, hâlâ gidiyordu, peki ne için?”
“Wiesław Myśliwski bir “star”ın zıddı – televizyona çıkmıyor, kitleyi eğlendirmiyor. Basitçe düşünüyor ve roman yazıyor.”
Dariusz Nowacki, Newsweek