Iskalanmış Barış Doğu Vilayetleri'nde Misyonerlik, Etnik Kimlik ve Devlet 1839-1938
Iskalanmış Barış, Tanzimat'tan başlayarak İkinci Dünya Savaşı arifesine uzanan süreçte Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki Türk, Kürt, Ermeni, Rum ve Süryani etnik toplulukların kimlik inşa macerasını anlatıyor. Bölgedeki Protestan misyonlarının "giderek Batılı devletlerin politikalarından özerkleşen" etkinliklerinin bu maceradaki özel etkisine eğilerek... Kitapta, Tanzimat'ın merkezîleşme çabalarının ve Abdülhamit dönemi panislamist politikalarının Osmanlı millet politikaları üzerindeki yansıması incelendikten sonra, bölgenin bugünkü şeklini almasında belirleyici olan trajik olayların yaşandığı 1908-1938 arası dönem ele alınıyor. II. Meşrutiyet'in ilanından Dersim İsyanı'na kadar uzanan bu tarihsel kesitte, Jön Türk yönetimiyle ulusal Türk Devleti'nin bölgeye bugünkü etnik yapısını kazandıran icraatları tartışılırken, buradaki sürekliliklere dikkat çekiliyor. İsviçreli tarihçi Hans-Lukas Kieser, Anadolu halklarının o kaotik dönemde bile milliyetçilikler-ötesi toplumsal çözümleri ve bir arada yaşama pratiklerini varetmeye pekâlâ yaklaştığını düşünüyor. Kitabın adı, o zamanlar bu fırsatın kaçırıldığını vurguluyor: Iskalanmış Barış. Kieser, yoğun bir emeğin ürünü olan bu çalışmasıyla, o barışçı ve sivil potansiyeli canlı kılmayı amaçlıyor.
Iskalanmış Barış, Tanzimat'tan başlayarak İkinci Dünya Savaşı arifesine uzanan süreçte Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki Türk, Kürt, Ermeni, Rum ve Süryani etnik toplulukların kimlik inşa macerasını anlatıyor. Bölgedeki Protestan misyonlarının "giderek Batılı devletlerin politikalarından özerkleşen" etkinliklerinin bu maceradaki özel etkisine eğilerek... Kitapta, Tanzimat'ın merkezîleşme çabalarının ve Abdülhamit dönemi panislamist politikalarının Osmanlı millet politikaları üzerindeki yansıması incelendikten sonra, bölgenin bugünkü şeklini almasında belirleyici olan trajik olayların yaşandığı 1908-1938 arası dönem ele alınıyor. II. Meşrutiyet'in ilanından Dersim İsyanı'na kadar uzanan bu tarihsel kesitte, Jön Türk yönetimiyle ulusal Türk Devleti'nin bölgeye bugünkü etnik yapısını kazandıran icraatları tartışılırken, buradaki sürekliliklere dikkat çekiliyor. İsviçreli tarihçi Hans-Lukas Kieser, Anadolu halklarının o kaotik dönemde bile milliyetçilikler-ötesi toplumsal çözümleri ve bir arada yaşama pratiklerini varetmeye pekâlâ yaklaştığını düşünüyor. Kitabın adı, o zamanlar bu fırsatın kaçırıldığını vurguluyor: Iskalanmış Barış. Kieser, yoğun bir emeğin ürünü olan bu çalışmasıyla, o barışçı ve sivil potansiyeli canlı kılmayı amaçlıyor.