İslam'a Koşan Hanımlar

"İlk aşkım anlamsız bir savaşta ölen ve bende derin acılar bırakan Iraklı bir Yahudi idi. Lübnan'da paramparça olan yüreğim yine Lübnanlı bir genç kız vesilesi ile iyileşme sürecine girmişti. Fakat yüreğim gerçek anlamda bir Iraklı tarafından tamir edildi. O da bana İslam'ı tanıtan ve beni Hakka davet eden Müslüman bir kadındı. Büyük bir kaybın ardından duyduğum acılardan sonra beni Allah'a daha yakın kılan yeni bir inanç ve hayat tarzını bulmanın verdiği mutluluğa kavuştum." -Celine- "Kur'an okumaya başladım. Kısa bir süre sonra Hıristiyanlıkta karşıma çıkmayan, sürekli aradığım, hep ihtiyacını hissettiğim, ruhumun gerçekten özlediği bir şeyin İslam'da olduğunu fark ettim: İbadet." -Diana- "Fatiha Suresi'ni okuduktan sonra artık yuvamı bulduğuma inandım. İşte olmak istediğim yer burasıydı. Müslüman oldum ve bundan kesinlikle pişmanlık duymadım. Zaten her zaman için tek bir Yaratıcı, bir Allah olduğunu biliyordum." -Michelle- "Mart 1997'de kendi kendime şehadet getirdim. Bunu şahitler önünde de tekrar ederek açıkça Müslüman oldum. O andaki mutluluğumu ve omuzlarımdan kalktığını hissettiğim ağırlığı tarif etmem gerçekten imkansız. Sonunda huzura kavuşmuştum..." -Natassia- "Allah'a yemin ederim ki, şehadet getirdiğim an, hayatım boyunca tattığım en güçlü duyguları taşıyordum yüreğimde. Sanki göğsümden çok büyük bir ağırlık kaldırılmıştı. Hayatımda ilk kez nefes alıyormuşum gibi derin bir soluk aldım." -Şerife-