9789751017468
518429
https://www.kitapvekahve.com/islamliktan-once-turk-dili-ve-edebiyati
İslamlıktan Önce Türk Dili ve Edebiyatı
48.00
Göktürk yazısı da denen eski Türk yazısı, yalnızca yazıtlar ve kitaplarda kullanılmamıştır. Göktürk döneminde silahlar, paralar, kemer tokaları, taraklar, aynalar, küpeler, bilezikler ve daha başka eşyalar üzerinde de bu yazıya rastlanmaktadır. Yazının İslamlıktan önce böylesine yaygın biçimde kullanılması, okur yazarlık oranının o dönemde hiçbir Avrupa ülkesinde görülemeyecek oranda yüksek olduğunu kanıtlamaktadır. Unutmamak gerekir ki, yazılı Türk edebiyatı, M.S. VIII. yüzyılda, Türkologları şaşkınlığa düşürecek bir zenginlikte görülürken, Avrupa'da Fransa'nın bile Fransızca yazılmış bir tek metni yoktur. Fransızca yazılmış ilk metin, M.S. 842 yılında, yeni Kül Tigin yazıtında yüz on yıl sonra yazılmıştır. O da Charlemagne'ın torunlarının içtikleri andın metnidir. Yani sanat değeri bulunmayan birkaç satırlık bir belgedir.
Türk ulusu, yazıyı ilk kullanan uluslardan biri olarak, yüksek kültürüyle dünya uygarlığını derinden etkilemiştir. Bu kitapta, bu konuda, okucuya sayısız kanıt sunulmuştur.
Yazı ve yazılı edebiyat, uygarlık düzeyinin yüksekliğinin yanı sıra, yerleşik yaşamın da önemli göstergesidir. Dolayısıyla, görülecektir ki, Türk ulusu, öyle savlanageldiği gibi, sürülerinin peşi sıra, yazı burada, kış şurada geçiren göçebe bir ulus değildir. Göçebe ulusun kentleri, yazısı, zengin yazılı edebiyatı, baskı makineleri olamaz. Oysa, bu kitapta, Türklerin İslamlıktan önceki dönemde, güzel sanatların her dalında, hatta bilimde Avrupa uluslarından çok ilerde olduğu gösterilmiştir. Artık bilim dünyasının kabul ettiği bir gerçek var: Baskı makineleri (matbaa) ve matematik biliminde devrim yaratacak yeni bilgiler, önce Mısır'a, sonra Avrupa'ya Orta Asya'dan gitmiştir.
Atatürk, Onuncu Yıl Söylevi'nde "Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük nedeni niteliği ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesiyle geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır." demiştir.
Bu kitap, İslamlıktan önceki zengin Türk dili ve edebiyatıyla birlikte, Ata'nın belirttiği yüksek uygarlık düzeyimizi de apaçık olarak ortaya koymaktadır.
Göktürk yazısı da denen eski Türk yazısı, yalnızca yazıtlar ve kitaplarda kullanılmamıştır. Göktürk döneminde silahlar, paralar, kemer tokaları, taraklar, aynalar, küpeler, bilezikler ve daha başka eşyalar üzerinde de bu yazıya rastlanmaktadır. Yazının İslamlıktan önce böylesine yaygın biçimde kullanılması, okur yazarlık oranının o dönemde hiçbir Avrupa ülkesinde görülemeyecek oranda yüksek olduğunu kanıtlamaktadır. Unutmamak gerekir ki, yazılı Türk edebiyatı, M.S. VIII. yüzyılda, Türkologları şaşkınlığa düşürecek bir zenginlikte görülürken, Avrupa'da Fransa'nın bile Fransızca yazılmış bir tek metni yoktur. Fransızca yazılmış ilk metin, M.S. 842 yılında, yeni Kül Tigin yazıtında yüz on yıl sonra yazılmıştır. O da Charlemagne'ın torunlarının içtikleri andın metnidir. Yani sanat değeri bulunmayan birkaç satırlık bir belgedir.
Türk ulusu, yazıyı ilk kullanan uluslardan biri olarak, yüksek kültürüyle dünya uygarlığını derinden etkilemiştir. Bu kitapta, bu konuda, okucuya sayısız kanıt sunulmuştur.
Yazı ve yazılı edebiyat, uygarlık düzeyinin yüksekliğinin yanı sıra, yerleşik yaşamın da önemli göstergesidir. Dolayısıyla, görülecektir ki, Türk ulusu, öyle savlanageldiği gibi, sürülerinin peşi sıra, yazı burada, kış şurada geçiren göçebe bir ulus değildir. Göçebe ulusun kentleri, yazısı, zengin yazılı edebiyatı, baskı makineleri olamaz. Oysa, bu kitapta, Türklerin İslamlıktan önceki dönemde, güzel sanatların her dalında, hatta bilimde Avrupa uluslarından çok ilerde olduğu gösterilmiştir. Artık bilim dünyasının kabul ettiği bir gerçek var: Baskı makineleri (matbaa) ve matematik biliminde devrim yaratacak yeni bilgiler, önce Mısır'a, sonra Avrupa'ya Orta Asya'dan gitmiştir.
Atatürk, Onuncu Yıl Söylevi'nde "Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük nedeni niteliği ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesiyle geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır." demiştir.
Bu kitap, İslamlıktan önceki zengin Türk dili ve edebiyatıyla birlikte, Ata'nın belirttiği yüksek uygarlık düzeyimizi de apaçık olarak ortaya koymaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.