"Yazı iktidardır; yazma eylemi entelektüel iktidarın tecessümüdür. Yazmak, benim için ‘çekiçlemek'tir. Yazı metaforlarla yaratır. ‘Çekiç' Alman düşünce geleneğinden aldığım bir metafor... Kağıdı ve yazımın müstakbel bütün muhataplarını çekiçliyorum; meçhul okurlarım dahil. Yazıda çekiç darbeleri ‘vurgular'dır; okumak metnin yazarının ‘vurgularını' okumaktır... Her konuşma gibi her yazı da ‘retorik'tir. Çekiçleme hakkı, çekiçlenenin de çekiçleme hakkına sahip olduğunu zımnen varsayar. Hakiki okur, okuduğu kitabı ve yazarını çekiçleyen okurdur. Hakini okuma, metni yazardan farklı olarak ‘yeniden' vurgulamalıdır."
"Etnisizmin yaygın olduğu bir ülkede ‘demokrasi' olamaz. Türkiye'nin demokratizasyonu sürecinde Türkiye Cumhuriyeti ve onun politik elitleri, memleketimizin ve insanımızın selmameti için ‘ırk, ulus, etnisite' üzerinden ‘politik' milliyetçiliği yasaklamalıdır; hiç kuşkusuz bunun en iyi yollarından biri yeni bir ‘sözleşme' ya da ‘anayasa'dır. Çünkü Cumhuriyetin bugünkü anayasası bir Jöntürk anayasasıdır. Devletler resmi ideolojilerini ve anayasalarını değiştirdiklerinde de ‘devlet'tirler ve ‘iktidar' olmaktan çıkmazlar. Resmi ideolojisi değiştiğinde, yeni ideolojinin de devletin resmi ‘ideolojisi' olması kaçınılmazdır; çünkü ‘resmi ideolojisiz' devlet olamaz. Dönüşme kapasitelerini yitiren resmi ideolojiler, içerikleri oldukları devletlerin yaşama imkanlarını ortadan kaldırabilirler. Resmi ideolojisi kırılmadığında, devletin kendisi kırılabilir. Hakiki devlet, hakiki iktidar ‘esnek'tir... Jöntürkler otantik Türkiyeli halklar için ne iseler, Jönkürtler de otantik Türkiyeli halklar için odurlar."
"Yazı iktidardır; yazma eylemi entelektüel iktidarın tecessümüdür. Yazmak, benim için ‘çekiçlemek'tir. Yazı metaforlarla yaratır. ‘Çekiç' Alman düşünce geleneğinden aldığım bir metafor... Kağıdı ve yazımın müstakbel bütün muhataplarını çekiçliyorum; meçhul okurlarım dahil. Yazıda çekiç darbeleri ‘vurgular'dır; okumak metnin yazarının ‘vurgularını' okumaktır... Her konuşma gibi her yazı da ‘retorik'tir. Çekiçleme hakkı, çekiçlenenin de çekiçleme hakkına sahip olduğunu zımnen varsayar. Hakiki okur, okuduğu kitabı ve yazarını çekiçleyen okurdur. Hakini okuma, metni yazardan farklı olarak ‘yeniden' vurgulamalıdır."
"Etnisizmin yaygın olduğu bir ülkede ‘demokrasi' olamaz. Türkiye'nin demokratizasyonu sürecinde Türkiye Cumhuriyeti ve onun politik elitleri, memleketimizin ve insanımızın selmameti için ‘ırk, ulus, etnisite' üzerinden ‘politik' milliyetçiliği yasaklamalıdır; hiç kuşkusuz bunun en iyi yollarından biri yeni bir ‘sözleşme' ya da ‘anayasa'dır. Çünkü Cumhuriyetin bugünkü anayasası bir Jöntürk anayasasıdır. Devletler resmi ideolojilerini ve anayasalarını değiştirdiklerinde de ‘devlet'tirler ve ‘iktidar' olmaktan çıkmazlar. Resmi ideolojisi değiştiğinde, yeni ideolojinin de devletin resmi ‘ideolojisi' olması kaçınılmazdır; çünkü ‘resmi ideolojisiz' devlet olamaz. Dönüşme kapasitelerini yitiren resmi ideolojiler, içerikleri oldukları devletlerin yaşama imkanlarını ortadan kaldırabilirler. Resmi ideolojisi kırılmadığında, devletin kendisi kırılabilir. Hakiki devlet, hakiki iktidar ‘esnek'tir... Jöntürkler otantik Türkiyeli halklar için ne iseler, Jönkürtler de otantik Türkiyeli halklar için odurlar."