“ Ey Kıyle oğulları (Evs ve Hazrec: Medineli Müslümanları ), sizin gözünüzün önünde babamın mirasını elimden alacaklar ve sizler buna şahit olup susacak ve topluca bunu duyup kendinizi kenara mı çekeceksiniz?
Halbuki hepinize yardım çağrısında bulunmuşum ve siz de haberdarsınız. Sizler ki, güç ve sayınız yeterlidir ve elinizde silah ve kalkan vardır. Acaba nasıl olur da yardım çağrısını duyup icabet etmiyorsunuz; feryadımızı işitiyor ama bizim yardımımıza koşmuyorsunuz?
Oysaki sizler cesur insanlar diye tanınmışsınız ve iyilik ve salah ile marufsunuz; sizler seçkinler beğenilmişlersiniz. Araplarla savaştınız, çetinlik ve zorluklara karşı koydunuz ve kabilelerle karşı karşıya geldiniz ve kahramanlarla mücdele eylediniçz. Nice uzun zamanlar biz ( Ehl-i Beyt) size emrettiğimizde siz hep itaat ediyordunuz. Nihayet İslam değirmeni bizlerin ekseninde dönmeye başladı, nimet ve rızk çoğaldı ve şirkin kesildi ve iftiracıların coşkusu yattı, küfrün ateşi söndü ve fitnenin çağrısı sustu, dinin nizamı güçlendi.
Öyleyse neden hak aşikar olduktan sonra şaşkınlığa düştünüz ve gerçekler ilan olduktan sonra onu tekrar gizlemeye yöneldiniz ve hakka yöneldikten sonra geriye döndünüz ve imam ettikten sonra şirke düştünüz...”
Hz. Fatma'nın Fedek Hutbesinden
“ Ey Kıyle oğulları (Evs ve Hazrec: Medineli Müslümanları ), sizin gözünüzün önünde babamın mirasını elimden alacaklar ve sizler buna şahit olup susacak ve topluca bunu duyup kendinizi kenara mı çekeceksiniz?
Halbuki hepinize yardım çağrısında bulunmuşum ve siz de haberdarsınız. Sizler ki, güç ve sayınız yeterlidir ve elinizde silah ve kalkan vardır. Acaba nasıl olur da yardım çağrısını duyup icabet etmiyorsunuz; feryadımızı işitiyor ama bizim yardımımıza koşmuyorsunuz?
Oysaki sizler cesur insanlar diye tanınmışsınız ve iyilik ve salah ile marufsunuz; sizler seçkinler beğenilmişlersiniz. Araplarla savaştınız, çetinlik ve zorluklara karşı koydunuz ve kabilelerle karşı karşıya geldiniz ve kahramanlarla mücdele eylediniçz. Nice uzun zamanlar biz ( Ehl-i Beyt) size emrettiğimizde siz hep itaat ediyordunuz. Nihayet İslam değirmeni bizlerin ekseninde dönmeye başladı, nimet ve rızk çoğaldı ve şirkin kesildi ve iftiracıların coşkusu yattı, küfrün ateşi söndü ve fitnenin çağrısı sustu, dinin nizamı güçlendi.
Öyleyse neden hak aşikar olduktan sonra şaşkınlığa düştünüz ve gerçekler ilan olduktan sonra onu tekrar gizlemeye yöneldiniz ve hakka yöneldikten sonra geriye döndünüz ve imam ettikten sonra şirke düştünüz...”
Hz. Fatma'nın Fedek Hutbesinden