Kaldırım Serçesi Edith Piaf

Stok Kodu:
9789944916837
Boyut:
15.00x23.00
Sayfa Sayısı:
479
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2007-06
Çeviren:
Aydın Emeç
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
Piaf
9789944916837
509938
Kaldırım Serçesi Edith Piaf
Kaldırım Serçesi Edith Piaf
30.00
"Ablam Edith... Babamız birdi, kötü adam da değildi ama sık sık ve esaslı dayak atardı. Sonra büyüdük, sokaklara çıktık, ara sokaklarda, kaldırımlarda hem sürttük hem şarkı söyledik, Edith daha Edith Piaf değildi, hayatı ve erkekleri bir arada tanıdık, o daha yirmisine gelmeden, ‘Aşk ılındı mı ya ısıtmak gerekir ya da vazgeçmek‘ anlayışını kaptı, ama mesleğinde o kadar havai olmadı, öğrenip ilerlemek için ne gerekiyorsa yaptı, zaten o yüzden, hırsıyla, tutkusuyla Kaldırım Serçesi oldu, ne adamlar geldi geçti hayatından, gece bacağını bir erkeğin beline sarmadan yatmayı hiç beceremedi, neonlardan da hiç inmedi, en çok askerleri sevdi, Savaş sırasında hele, Yves Montand‘a da kök söktürdü, kafasına basmayınca erkeklere kapıyı göstermekte iki dakka tereddüt etmedi, şarkı söylerkense hep tırmandı, para saymayı bilmedi, Charles Aznavour‘u keşfetti, anneliği erken tatmıştı, hayata hiç doymadı, öldüğü gece parmakları bir serçe pencesi gibi benimkilerin üzerine kapanmıştı, ertesi sabah alt kattaki çocuk söyledi, inanmak istemiyordum ama, ölmüştü..."
"Ablam Edith... Babamız birdi, kötü adam da değildi ama sık sık ve esaslı dayak atardı. Sonra büyüdük, sokaklara çıktık, ara sokaklarda, kaldırımlarda hem sürttük hem şarkı söyledik, Edith daha Edith Piaf değildi, hayatı ve erkekleri bir arada tanıdık, o daha yirmisine gelmeden, ‘Aşk ılındı mı ya ısıtmak gerekir ya da vazgeçmek‘ anlayışını kaptı, ama mesleğinde o kadar havai olmadı, öğrenip ilerlemek için ne gerekiyorsa yaptı, zaten o yüzden, hırsıyla, tutkusuyla Kaldırım Serçesi oldu, ne adamlar geldi geçti hayatından, gece bacağını bir erkeğin beline sarmadan yatmayı hiç beceremedi, neonlardan da hiç inmedi, en çok askerleri sevdi, Savaş sırasında hele, Yves Montand‘a da kök söktürdü, kafasına basmayınca erkeklere kapıyı göstermekte iki dakka tereddüt etmedi, şarkı söylerkense hep tırmandı, para saymayı bilmedi, Charles Aznavour‘u keşfetti, anneliği erken tatmıştı, hayata hiç doymadı, öldüğü gece parmakları bir serçe pencesi gibi benimkilerin üzerine kapanmıştı, ertesi sabah alt kattaki çocuk söyledi, inanmak istemiyordum ama, ölmüştü..."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat